Mesajı Okuyun
Old 08-06-2008, 01:43   #10
Av.Feridun Yurtsever

 
Varsayılan

Öncelikle görev konusunda fikrim şudur: TTK m. 21 gereği, sigorta şirketi ile tarafınız arasında ortaya çıkacak uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkeme Ticaret Mahkemesi; bulunmadığı yerde bu sıfatla Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Zira "taraflardan yalnız biri için ticari iş mahiyetinde olan mukaveleler, kanunda aksine hüküm olmadıkça diğeri için de ticari iş sayılır."

Çalışılmayan günler için ortaya çıkan zararın tazmini bakımından hem araç sahibine hem de aracı işletene başvurmanız konusunda sayın meslektaşım av sibelll'e katılmakla birlikte bir noktaya değinmek isterim. Araç çarpması sonucu yaralanan müvekkilinizin zararını tazmin etmek için, istihdam edenin sorumluluğuna gitmek pek uygun bir yol değildir. Zira BK m. 55 hükmü karşısında özel sayılabilecek bir başka hüküm Karayolları Trafik Kanunu kapsamında araç işletenin sorumluluğudur. Siz eğer istihdam edenin sorumluluğu hükümleri kapsamında tazmin yoluna gidecek olursanız, aracı işleten şahsın, itihdam edenin işini ifa etmediğini ispat suretiyle sorumluluktan kurtulur. Ayrıca aracı işleten şahsın haksız fiil hükümleri çerçevesinde kusur sorumluluğu sözkonusu olur. Yani kusurlu bulunmadığını ispat suretiyle aracı işleten şahsın da sorumluluktan kurtulma ihtimali vardır. Ancak KTK kanunu kapsamında araç işletenin sorumluluğuna gidecek olursanız araç sahibinin yukarıdaki gibi sorumluluktan kurtulma şansı yoktur. Ayrıca aracı işleten ve araç sahibi müteselsil sorumludur. Yani her ikisinin de kusursuz sorumluluğu mevcuttur.

Sigorta şirketinin sorumluluğu ise şu şekildedir: Eğer siz KTK kapsamında tazminat yoluna gidecek olursanız sigorta şirketi poliçe kapsamında yer alan teminat miktarının tamamından sorumlu olur. Sigorta şirketinin sorumluluğunun iki yönü vardır; birincisi sigorta ettirenin uğrayacağı zararların tazmini, ikincisi ise sigorta ettirenin üçncü kişilere vereceği zararların tazminidir. Sigorta ettirenin uğrayacağı zarar bakımından, sigorta ettirenin kusuru dikkate alınır; ancak sigorta ettirenin ika edeceği zararlarda kusur göz önünde bulundurulmaz. Zira burada sigorta ettiren kusuru bulunmasa dahi sorumludur. Yani özetle, siz sigorta şirketi, araç sahibi ve aracı işleten şahıslardan herhangi birine veya hepsine birlikte başvurabilir; zararınızı bunlardan birine tazmin ettirebilirsiniz.

Ayrıca ceza davasının sonucunu beklemenizi öneririm. Zira ceza davasında hükmedilecek bir ceza işinizi oldukça kolaylaştıracaktır. Her ne kadar hukuk mahkemesi hakimi ceza davası sonucundan bağımsız olsa da, tecrübeli meslektaşlarımızın da vakıf olduğu üzere, ceza davasında çıkan bir ceza hükmüne, hukuk mahkemesi hakimi de itibar etmekte ve zarar verici fiili sabit görmektedir. Ceza dosyası kapsamındaki tüm delilleri(hatta dosyanın tamamını) hukuk davanızda delil olarak gösterme imkanınız vardır. Kaldı ki; ceza yargılamasındaki re'sen araştırma ilkesi gereği ceza hakiminin yapacağı araştırma ve sonuca ulaşma çok daha kolay olabilmektedir. Mesleğimizin fiili durumu gereği bazen delillere ulaşmamız güç olmaktadır.

Umarım yardımcı olabilirim.