Mesajı Okuyun
Old 29-03-2007, 15:14   #6
Av.Yüksel Eren

 
Varsayılan

Bu karar işinize yarayabilir.


HG 00 <> E: 2004/21-326 <> K: 2004/328 <> Tarih: 02.06.2004

* İŞ KAZASI
* MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT
* TAŞERONLUK SÖZLEŞMESİ
* 3.KİŞİNİN KUSURU

1-İş kazası sonucu zarara uğrayan hak sahiplerinin tazminat davası,işveren veya kusurlu 3.kişilere karşı yöneltilir.
2-Taşeronluk ilişkisinden söz edebilmek için öncelikle üst işveren ve bunun tarafından ortaya konulan bir iş olmalı ve görülmekte olan bu işin bölüm ve eklentilerinden bir iş alt işverene devredilmelidir.Buna karşın, bir işin bütünüyle bir işverene devri durumunda veya anahtar teslimi denilen biçimde işin verilmesi durumunda,artık üst-alt işveren ilişkisi söz konusu olamaz.


(1475 s. İş K. m. 1) (506 s. SSK. m. 87)


Taraflar arasındaki "maddi ve manevi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Karabük İş Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 28.11.2002 gün ve 1999/88-2002/591 sayılı kararın incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 20.3.2003 gün ve 2001-2335 sayılı ilamı ile, (...1-Uyuşmazlık,iş kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminatın davalılara ödetilmesine ilişkindir.Mahkemece, davacıların murisinin geçirdiği iş kazası nedeniyle kararda yazılı maddi ve manevi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş ise de,davalı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı hakkında kurulan hüküm doğru değildir.

Gerçekten,bir iş kazası sonucu zarara uğrayan hak sahiplerinin tazminat davası,işveren veya kusurlu 3.kişilere karşı yöneltilir.Bundan başka, aracı olarak nitelendirilen kişilerce işe alınan işçilerin veya hak sahiplerinin uğrayacakları zararlardan dolayı asıl işverenin aracı ile birlikte sorumlu olacağı 1475 sayılı Yasanın 1.maddesi gereğidir.

Somut olayda çözümlenmesi gerekli sorun, davalı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı ile davalı Kürkçüler İnş.Ltd.Şti.arasındaki hukuki ilişkinin işveren aracı veya üst-alt işveren biçiminde olup olmadığıdır.1475 sayılı İş Kanununun 1-son ve 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun 87/2.maddesindeki açıklamalar ışığında aracıdan (taşeron) söz edebilmek için öncelikle üst işveren ve bunun tarafından ortaya konulan bir iş olmalı ve görülmekte olan bu işin bölüm ve eklentilerinden bir iş alt işverene devredilmelidir.Buna karşın, bir işin bütünüyle bir işverene devri durumunda veya anahtar teslimi denilen biçimde işin verilmesi durumunda,artık üst-alt işveren ilişkisi söz konusu olamaz.

Dava konusu olayda, 22.12.1997 tarihli sözleşme ile Karabük Devlet Hastanesi röntgen odası ve acil servis yapım işi ile mutfak,çamaşırhane,kazan dairesi nakil işinin davalı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığınca diğer davalı Kürkçüler İnş.Ltd.Şti.ne ihale edildiği,böylece işin anahtar teslimi sureti ile devrinin söz konusu olduğu ortaya çıktığından,aralarındaki hukuki ilişki işveren aracı olarak nitelendirilemez.İşin bir bölümü yerine, tümüyle devrolunduğu durumda,işi devreden kişinin işverenlik sıfatı ortadan kalkacağından sorumluluğuna gidilemez.Öte yandan,inandırıcı güç ve nitelikte bulunmayan ve özellikle dosya içeriğine uygun olmayan gerekçelerle, davalı Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığına da kusur izafe eden kusur raporu hükme dayanak alınmak suretiyle, yazılı şekilde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olup,bozma nedenidir.

2-Kabule göre de;tarafların hal ve mevkiine ve olay tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiz ile birlikte davacı eş için, hükmedilen maddi tazminat miktarına göre, olayda Borçlar Kanununun 43.maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması da usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

TEMYİZ EDEN: Davalılar vekili

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

1-Yerel mahkemece bozma ilamının 2.bendinde açıklanan bozma kısmına uyularak Borçlar Yasasının 43.maddesi tartışılarak yeni bir hüküm kurulduğundan, bu yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairesince incelenmesi gerekir.

2- Davanın esası yönünden; tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

SONUÇ: 1-Tazminat miktarı hükmedilirken BK.nun 43.maddesinin tartışılması sonucu yeni oluşturulan hükme yönelik Kürkçüler vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın Yargıtay 21.Hukuk Dairesine gönderilmesine oybirliğiyle,

2-Davanın esası yönünden,davalı Sağlık Bakanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, 2.6.2004 gününde bozmada oybirliği sebebinde oyçokluğu ile karar verildi.

Kaynak : Corpus