Mesajı Okuyun
Old 10-03-2021, 15:15   #6
solicitor54

 
Varsayılan

Uygulama yönünden pratik bilgim yok ancak alıntıladığım kararda maddi anlamda kesin hüküm şekli anlamda kesin hüküm değerlendirmesi yapılmış bu açıdan bakılabilir olaya.

Kararda;
"Kesin hüküm, ilk önce (hükmü veren mahkeme de dahil diger bütün) mahkemeleri baglar. Yani mahkemeler, aynı konuda, aynı dava sebebine dayanarak, aynı taraflar hakkında verilmis olan bir kesin hüküm ile baglıdırlar; aynı davayı bir daha (yeniden) inceleyemezler (kesin hüküm itirazı) ve aynı konuya iliskin yeni bir davada, önceki davada verilmis olan kesin hüküm ile baglıdırlar (Baki Kuru, a.ge., C. V, s. 5051- 5053)." denilmiş. Dolayısıyla kesin hüküm var ise zaten aksi yönde karar kurulmamalı. Kurulabiliyor ise zaten kesin hüküm bulunmamaktadır. Bu aşamada kesin hüküm kesin delil niteliği taşır.

Hakimin kesin delilleri takdir yetkisi yoktur;
"Bu baglamda kesin delil ise, yanları ve hakimi baglayan, bu tip delillerle kanıtlanan olayın hukuksal dogru olarak kabul edilmesi gereken delillerdir. Hakimin kesin delilleri takdir yetkisi yoktur. Bu biçimde ispatlanan hususu dogru kabul etmek zorundadır."