Mesajı Okuyun
Old 17-10-2009, 23:01   #48
üye25928

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan yigit289
avukatlık sınavı gelsin de herkes avukat olamasın artık.özel üniversite öğrencileri ve gerektiği gibi çalışmayan devlet üniversitesi öğrencileri de elensin.Bu durum özel üniversitelerin işine gelmeyecek çünkü şimdiye kadar hakimlik savcılık sınavlarında 0 çekmelerine verdikleri cevap bizim öğrencilerimiz avukat olmak istiyordu.Şimdi o avukat olmak isteyen öğrencileri göreceğiz.3 yıl içinde özel hukuk fakülteleri kapanmaya başlayacak göreceğiz...

benim yerime bir başka arkadaş bir başka konuda bir başka cevap vermiş, ben de bu cevabı bir başka konuya ondan izinsiz ekiliyorum bir başka şekilde.

Alıntı:
Yazan Tuğba Sinem Özsaygılı
Bir de bir arkadaşımız vakıf üniversitelerinden hakimlik ve savcılık sınavlarına girenlerin yazılı sınavları bile geçemediğinden bahsetmiş .. Bu vakıf üniversitelerinde okuyan öğrencilerin mezun olmalarının akabininde boşuna hakimlik ve savcılık sınavlarına girmemelerinin tembihlendiğini ve bu yüzden vakıf üniversitelerinden katılımların bu kadar az olduğunu biliyorlar mı ?
Bu öğüt bana tam 40 senedir bu mesleğe kendini adamış , devlet üniversitesi mezunu , Türkiye'nin çok başarılı avukatlarından biri tarafından verildi.. Genç ve hırslı olmam sebebiyle kendisine neden beni bu şekilde yargıladığını açıkca sorma fırsatım da oldu üstelik ..

Verilen cevap çok açık ve mantıklıydı .. " Yazılı sınavı geçseniz bile mülakat sonucunda size o ünvanı vermemeye karar vereceklerdir . Kurul bir vakıf üniversitesinde okuyan öğrencinin en alt bölgeden başlayarak , senelerce , az maaşla , bilmediği bir kültürde hakimlik yapabileceği görüşünde değildir .Kurul öncelikli olarak bölgeyi tanıyan , bilen , o şartlarda yaşamaya alışkın , daha çok memur ve devletin kendisine vereceği statü ile hayatını kurmaya ---- psikolojik ---- olarak da hazır olan ögrenciyi mülakatta öncelikli görüyor . "
Sanırım bu cevap sizlere ne demek istediğimi açıkca göstermiştir.

Başka bir karşılaştırma yaparak devlet üniversitesinde ki arkadaşlarımın içini kişisel olarak rahatlatmak istiyorum. Zira onlar kişisel olarak , kişilere yönelik yargılamalarıyla bazı sonuçlara varmışlar.
Hiç bir sınavıma soruları önceden bilerek girmedim.
Hiç bir sınavıma 10 sayfalık bir not üzerinden çalışmadım.
Hiç bir zaman devlet üniversitesinde okuyan arkadaşlarım gibi sınavlardan bir hafta sonra bütünlemelere girme şansım olmadı.
Hiç bir zaman bu bütünlemelerin " çan eğrisi " üzerinden değerlendirilmesi sebebiyle 20 puan alarak bir dersi verme şansım olmadı.
Hiç bir zaman sınav takviminde 2 sınav arasında 3-4 gün aram olmadı. 13 derste alsam 7 gün içersinde 13 tane sınava girmek zorunda kaldım .
Devlet üniversitelerinde de ders veren hiç bir hocam , vakıf üniversitesinde yaptığı sınavda öğrencilerine fırsat eşitsizliği yaratacak notlar vermedi.
4. sınıfa kadar hiç bir sınavda kanun açarak , kanundan faydalanarak ya da kendi tuttuğum notları sınava sokarak sınav geçmedim . Arkadaşlarımızın bahsettiği " hocam xxx vakıf üniversitesinde çok kolay sormuşsunuz , onlara sorduğunuzu biz pratik olarak çözüyoruz " gibi bir durum söz konusu olmadı. Çünkü bize göre de onlara yapılan sınav soruları daha kolaydı ( psikolojide ; sınav stresi altında olmadan sınav sorularına bakınca o sınavdan 100 alıcağını düşünen öğrenci) , bizde onlara yapılan sınavlardan pratik derste uygulama yapıyorduk.
Hiç bir arkadaşımın boş kağıt vererek , 2 soru yaparak bir dersten geçtiğini görmedim gözlemlemedim.
Adli tıp dersinden okulu 2 dönem uzayan arkadaşımda oldu , mazeret raporu kabul edilmediği için 4 finale giremeyip okulu uzatan da , tek ders sınavında geçemeyip bir sene daha uzatan da .. Bunların olmadığını iddia eden arkadaşlarımın ne kadar bilgisizce konuyu eleştirdiğinin kanıtı sanırım bunlar olmalı ..