Mesajı Okuyun
Old 17-07-2008, 08:08   #4
Av.Duran Küçüköner

 
Varsayılan

Ekli karar sanıyorum fikir verecektir.

T.C.
YARGITAY
9. Hukuk Dairesi

Esas : 2004/33336
Karar : 2005/23372
Tarih : 30.06.2005

ÖZET : İşveren yanında hizmet akti ile aylık ücretli olarak çalışan avukat, vekil sıfatı ile yaptığı dava ve takiplerin vekalet ücretini, işveren ile aralarında işçi-işveren ilişkisi bulunduğundan hizmet aklinin gereği olarak, Avukatlık Kanunu´na göre değil İş Kanunu´na göre talep edebilir.

Ayrıca hizmet ilişkisinde ücreti dışında ek bir alacağı olduğunu iddia eden, bu alacağın varlığını kanıtlamalıdır.

(4857 s. İş K. m. 1, 2) (1136 s. AK. m. 164)

KARAR METNİ :
Davacı, vekalet ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına alınmıştır.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davalı işveren yanında hizmet akti ile aylık ücretli olarak çalışan davacı avukat, 1136 sayılı Avukatlık Yasasının 4667 sayılı Yasa ile değişik 164. maddesi uyarınca karşı tarafa yüklenecek avukatlık ücretinin avukata ait olacağı öngörüldüğünden vekil sıfatı ile yaptığı dava ve takiplerin vekalet ücretini talep etmektedir.

Mahkemece, davalı işverenin davacıyı azletmesi haksız olduğundan vekalet ücretlerinin kabulüne karar verilmiştir.

Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı avukatın 25.4.2002-27.9.2002 arasında davalı yanında aylık ücretli ve hizmet aktine dayanarak avukat olarak çalıştığı, davalının 13.5.2002 tarihinde verdiği vekaletnameye dayanarak davacı avukatın, davalı adına icra takipleri yaptığı, davacının 30.9.2002 günlü ihtar ile yaptığı takipler nedeni ile aralarındaki şifahi anlaşmaya dayanarak vekalet ücretlerini istediği, davalı işverenin bunun üzerine 1.10.2002 günlü ihtar ile davacıyı vekillikten azlettiği ve aynı gün çektiği diğer bir ihtar ile aralarındaki şifahi anlaşmaya göre dosyalardan doğacak vekalet ücretinin şirkete ait olduğunu belirttiği uyuşmazlık konusu değildir.

Avukatlık yasası vekil-müvekkil arasındaki ilişkiyi düzenleyen bir yasadır. Somut olayda ise taraflar arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğundan uyuşmazlığın iş Yasası hükümlerine göre çözümlenmesi gerekir. Hizmet ilişkisinde ücreti dışında ek bir alacağı olduğunu iddia eden davacının bu alacağın varlığını kendisinin kanıtlaması gerekir. Taraflar arasında bu konuda yazılı bir akit olmadığına ve davacı da bu konuda başkaca bir delil sunmadığına göre sözkonusu alacağın varlığı kanıtlayamamıştır. Kaldı ki sözkonusu icra takipleri henüz derderst olup sonuçlanmadığından tahakkuk etmiş ve davalı tarafından tahsil edilmiş bir vekalet ücreti de mevcut değildir.

Bu durumda davacının isteklerinin reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten (BOZULMASINA), peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 30.6.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.