Türk basını ona kısaca "Ceset sergisi" demeyi tercih etti. Ama orjinal ismi Vücut dünyası- Yaşam döngüsü yani Body Words...

Özellikle genç ve çocukları tavsiye edilen bu sergi insan vücudunun tüm anatomi ve inceliklerini, hastalıklarını, vücudumuzla birlikte yaptığımız yaşam maceramızı gözler önüne seriyor.

Bağışçıların rızalarıyla ölümden yaklaşık 3 gün sonra -ki sergi bize ölümü beyinin kapanması ve kalbin durması olarak tarifliyor - başlayan özel bir işlem Plastinasyon dan sonra tür ve çeşidine göre vücutlar zamana karşı olan savaşı kazanmış oluyor.

Başta bir çok insan bu sergiyi zamana karşı yok olması durdurulmuş ceset sergisi olarak değerlendirdiler. Fakat serginin asıl amacı insan vücudunu daha yakından tanıtmak.

Sergi bize her insanın vücudunun özel olduğunu, yediklerimizle, hayatımızı kullanma tarzımıza göre nasıl değiştiğini anlatıyor.

Şişman biriyle sağlıklı beslenmiş bir vücudun arasında ki farktan tutun,
* içki içenle içmeyen birinin karaciğeri...
* Sigara içen ve içmeyen akciğerin
* Büyümüş bir dalak ile normali
* Kanserli bir ciğeri
* Sağlıklı bir mide ile ünserlisi
* Normal bir kalp ile kapakçık takılmış bir kalp...
* Damar tıkanıkları...
* Spor yapmış biriyle yapmamış birinin kas farkı...

Ve buna benzer bir sürü örnekle dolu bir sergi. Sergiyi ortalama bir saatte gezebiliyorsunuz, ama sergiyi tam anlamıyla gezmeniz için 2 ile 2-5 saat lazım.

Sergide hangi koşullarda olursa olsun fotoğraf çekmek, cep telefonlarının açık olması yasak.

Serginin tek bir bölümü ayrı bir bölüm halinde ve girişinde de uyarı var. O da doğum öncesi ceninlerin sergilendiği bölüm. Eğer bu konuda hassasanız o bölüme girmeyebilirsiniz... Bu bölüm gerçekten büyüleyici ve inanılmaz etkileyici... İlk defa anne karnında olan bir bebeğin gerçek boyutları ile karşı karşıya kalıyorsunuz. Gerçekten karmaşık ve değişik bir duyguyla kalakalıyorsunuz.

Sergi gerçekten genç ve çocuklar için öğretici... En azından kızım ve yeğenim sigaraya ellerini sürmemeye karar verdiler. Diğer yeğenim ise alkol'ün gerçekten zararlı olduğunu düşündü. Hele "Ne yerseniz siz o'sunuz" bölümü onları bayağı etkiledi. (Sergiyi gezeli iki hafta olmasanına ramen halen fast foodan uzak duruyorlar).

Aralık ayına kadar İstanbul'da devam edecek bu sergi Alman Dr. Gunther von Hagens tarafından hazırlandı. Beden bağışlarıyla zamanla büyüyen sergi, bazı cevrelerce tepki toplayıp sergi hakkında davalar açılmasına neden oldu ve bu davalar serginin ünün, ziyaretçilerin ve bağışçıların artmasına neden oldu...

Zaten serginin son bölümü, bu sergiye insan vücutlarının nasıl hazırlandığını anlatan kısa bir video ile bağışçıların okuyup onay verdikleri bağış formlarının neler olduğuna dair bilgiler var. Vücutlarını bağışlayanlar geçirilen işlemlerden sonra vücut veya organlarının sergileneceğini ve kimliklerinin saklı tutulacağını biliyorlar.

İşte dava konusu olan detay da bu... Ya sergilenen tüm vücutlar bağış değilse... Alman bilim adamı Dr. Gunther von Hagens bu davaların sadece çalışmalarını ünlendirdiği ve bu sayede reklamı yapıldığı düşüncesinde.

Tabi inançları nedeniyle bu çalışmaya karşı çıkanlara saygı duymamak elde değil...

Benim tavsiyem, sergiye gitmeden önce sergiyi yakından tanıtan ve eğitmenler için hazırlanan bölümleri okuyup incelemeleri...

http://www.bodyworlds-istanbul.com/

Okumak ve incelemek için zamanınız yoksa bile, ziyaretiniz için ipuçlar bölümünü okuyup izlenimler bölümü videosu seyretmenizi tavsiye ederim...