Mesajı Okuyun
Old 12-01-2007, 12:29   #2
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan Önemli bir karar, işinize yarayabilir...

Önemli bir karar, işinize yarayabilir...


Alıntı:
T.C.
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
E. 1986/9204
K. 1986/9266
T. 28.12.1987
• TAPU KAYDINA TEDBİR KONMASI ( Temlike Engel Teşkil Etmemesi )
• ALACAĞIN TEMLİKİ ( Tapu Kaydına Tedbir Konmasının Engel Teşkil Etmemesi )
• İPOTEĞİN İPTALİ VE ÜÇÜNCÜ KİŞİYE DEVRİNİN ÖNLENMESİ
818/m.162
ÖZET : Kural olarak ipotek, temin ettiği alacağa tabidir; onunla doğar ve onunla birlikte sakıt olur. İpotekte, alacağın temliki için tescil şart değildir. Alacağın devri bakımından BK. nun 162. maddesinde sözü edilen şartlardan başka şartlar aramaya lüz–m yoktur. Öte yandan fer'i haklardan olması dolayısiyle rehin hakları, genel hükümlere göre müstakilen değil, temin ettiği alacakla beraber temlik edilebilir. Bir başka deyimle alacaksız ipoteğin temliki mümkün değildir. Bundan başka kefalet belli bir alacak için yapılmış yazılı bir sözleşme olmadıkça hüküm ifade etmez. Gerekli kurallar özet halinde böylece saptandıktan sonra olayımıza gelince, dava dışı Ömer ile Melek'in eşit paylı oldukları 2 parsel sayılı taşınmazda 5.320.000 lira karşılığında ve Halk Bankası lehine 11.12.1979 gününde ipotek tesis olunduğu, alacağın süresinde ödenmemesi nedeniyle, icra takibine başladığı, adı geçen maliklerin yakını olduğu ifade edilen müdahil davacı Aziz'in borcun kalan 4.174.287,51 TL.'nı ödediği ve tüm ödeme işleminin 1.10.1985 gününde tamamlandığı, bu kez hacizli vergi alacağı sebebiyle Hazinece sicile tedbir konularak ipoteğin kaldırılması için 13.2.1986 gününde Halk Bankası hasım gösterilerek dava açıldığı alacağın ödenmeden evvel veya sonra temlikine ilişkin bir belgenin mevcut olmadığı gibi borca kefil olma durumuna dair bir sözleşmeden de söz edilmediği dosyadaki söz yazılardan anlaşılmaktadır.

DAVA : Davacı M. Hazinesi vekili 13.2.1986 günlü dilekçe ile ipoteğin iptali ve üçüncü kişiye devrinin önlenmesi A. tarafından 7.4.1986 gününde verilen dilekçe ile davanın reddini istemeleri üzerine yapılan duruşma sonunda, ipoteğin kaldırılmasına ve üçüncü kişiye devrinin önlenmesine ilişkin olarak verilen 10.9.1986 günlü hükmün Yargıtay`ca incelenmesi A. tarafından istenilmesi nedeniyle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Kural olarak ipotek, temin ettiği alacağa tabidir; onunla doğar ve onunla birlikte sakıt olur. İpotekte, alacağın temliki için tescil şart değildir. Alacağın devri bakımından BK.nun 162. maddesinde sözü edilen şartlardan başka şartlar aramaya lüzum yoktur. Öte yandan fer`i haklardan olması dolayısiyle rehin hakları, genel hükümlere göre müstakilen değil, temin ettiği alacakla beraber temlik edilebilir. Bir başka deyimle alacaksız ipoteğin temliki mümkün değildir. Bundan başka kefalet belli bir alacak için yapılmış yazılı bir sözleşme olmadıkça hüküm ifade etmez. Gerekli kurallar özet halinde ve böylece saptandıktan sonra olayımıza gelince, dava dışı Ö. ile M.`nin eşit paylı oldukları 2 parsel sayılı taşınmazda 5.320.000 lira karşılığında ve ... Bankası lehine 11.12.1979 gününde ipotek tesis olunduğu, alacağın süresinde ödenmemesi nedeniyle, icra takibine başladığı, adı geçen maliklerin yakını olduğu ifade edilen müdahil davacı A.`nın borcun kalan 4.174.287,51 TL.`nı ödediği ve tüm ödeme işleminin 1.10.1985 gününde tamamlandığı, bu kez hacizli vergi alacağı sebebiyle Hazinece sicile tedbir konularak ipoteğin kaldırılması için 13.2.1986 gününde ... Bankası hasım gösterilerek dava açıldığı, alacağın ödenmeden evvel veya sonra temlikine ilişkin bir belgenin mevcut olmadığı gibi borca kefil olma durumuna dair bir sözleşmeden de söz edilmediği dosyadaki söz ve yazılardan anlaşılmaktadır.

Bu durumda yani borç ödendiğine göre alacak ortadan kalkmıştır. Tapu kaydına tedbir konması BK.nun 162. maddesi uyarınca yapılacak temlike engel değildir. Müdahil A.`nın icrada borcun kefilliğini kabul ettiğine dair icra evrakı meyanında bir beyan veya belge bulunmamaktadır. Dosyada bulunan ... Bankası`na ait yazıların bu hukuki sonucu etkiler yönü yoktur.

Diğer yandan BK.nun 496 ve müteakip maddelerinin bu olayda uygulama yeri olduğunun kabulü olanaksızdır. Davacı Hazinenin bu davayı açmakta ise yararı vardır.

SONUÇ : Yukarıda, açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 28.12.1987 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Davalı T.C. ... Bankası`nın ipotekle temin edilen alacağının hükmü temyiz eden müdahil A. tarafından ödendiği uyuşmazlık konusu olmayıp ipoteğin adı geçene temlikine muvafakat edildiği açıkca beyan edilmektedir. Şu hale göre alacağın temlikine ait biçim koşulunun bu davada aranmasının gereği yoktur. Davacı Hazine tarafından alınan ihtiyati tedbir kararı nedeniyle tapudaki temlik işleminin yapılmadığı da belirlenmektedir. Olayı itibariyle ve BK.nun 496 ile 499/2. maddeleri gereğince A. esasen alacaklının haklarına halef oIduğundan başkaca temlikle ilgili bir biçim koşulu aranmaz. Bütün bu durumların aksi, davacı Hazinenin alacağının tahsilini önlemek amacıyla karşı tarafca muvazaalı işlemlerin yapılması ile kabul edilebilir ki, buna ilişkin bir delil bulunmamaktadır.

Yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması oyundayım.