|
|
|
|
|
|
"Bu parka 'tek' erkek giremez!İstanbul Bağcılar Belediyesi, 4.5 dönümlük alana kadınlara özel park yaptırıyor."
Bu haberin kaynağı olan olan zihniyet acaba sosyal hayata katılmayan daha doğrusu katılamayan kadınları aramıza kazandırmak mı istiyor yoksa kadınları tamamen izole bi yaşama mı sürüklemeye çalışıyor. Kadını otobüste, parkta, sokakta, iş yerinde rahat bırakmayan kafa yapısını değiştirmeye çalışmak yerine, kadını cezalandırmak, toplamdan uzaklaştırmak ne kadar ilkece ve kabul edilemez. Bu kesinlikle cinsiyet ayrımcılığıdır ve topyekün red edilerek toplumun herkesiminden gereken tepkiyi görmelidir.
Kadın sadece çocuğunu kucağa alıp parka giden çayını içip pastasını yiyen, üretmeyen çalışmayan düşünmeyen bir varlık değildir, bu muameleyi de haketmez.
|
|
 |
|
 |
|
Hayır, burada söylemek istenilen şey "bütün erkekler potansiyel tecavüzcüdür." savı. Bir feminist olarak beni bu konu ilgilendirmiyor. Erkeklerin, böyle bir parkı açmak isteyenlere "arkadaş sen ne demek istiyorsun?" diye sormaları ve "potansiyel tacizci/tecavüzcü olmadıklarını" anlatmaları gerekir.
Bir gün erkek kardeşim, toplu taşıma aracında "kadın yanına" oturtulmamasına "Bana hakaret ettiler.Ben tacizci ya da tecavüzcü müyüm?" diyerek itiraz etmişti.
Saygılar....