Mesajı Okuyun
Old 17-05-2010, 09:35   #2
Av.Şenel DELİGÖZ

 
Varsayılan

1.4.1974 tarih 1/2 Sayılı İnançları Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Medeni Kanunun 706, Borçlar Kanunu'nun 213 ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tesbitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

ANCAK, tapusuz taşınmazlardaki zilyetliğin devrinden ibaret olan sözleşmeler hiçbir şekil şartına bağlı olmadığından geçerlidir ve bu tür sözleşmeler hakkında 01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İBK nın uygulama olanağı yoktur. Başka bir anlatımla, tapusuz taşınmazların mülkiyeti zilyetliğin devri suretiyle geçtiğinden bu tür temliklerde muvazaadan söz edilemez.
Miras bırakan, mirasçısından mal kaçırmak amacıyla, taşınmazın kadastrosunun yapılmasından yararlanarak tapulu taşınmazını bağışta bulunmak istediği kişi üzerine yazdırmışsa ve onun üzerine çap kaydı oluşmasını sağlamışsa, burada da 1.4.1974 tarih, 1/2 sayılı İçtihatları Birleştirme Kararının uygulanma yeri yoktur. Bu işlem yanlış tapulama tespiti niteliği taşır. Zira tespit tutanağını düzenleyen görevlilerin tapulu bir taşınmazı tapu maliki dışında bir kişinin üzerine tespit edebilmeleri için TMK.’nun 706, BK’nun 213, TK’nun 26, 1512 sayılı Noterlik Kanununun 60 ve 84. maddelerine uygun olarak düzenlenmiş resmi bir belge aramaları, resmi bir belge bulunmayıp tapulu taşınmaz haricen satılmışsa (766 sayılı Tapulama Kanununun 32/c, ) 3402 sayılı Kadastro Kanununun 13/B-c maddelerinde öngörülen koşulların üzerine tespit gören kişi yararına gerçekleşip gerçekleşmediğini aramalı veya miras bırakanın (766 Sayılı Tapulama Kanununun 32/b), 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 13/B-b maddelerine uygun olarak tespit tutanağına muvafakat beyanını almaları gerekir. Bunlar yapılmadığı takdirde muris muvazaasına değil, tapulama tespitinin yanlış yapıldığından bahisle iptal ve tescil davası açma yoluna gidilmelidir. Zira çap kaydı miras bırakanın doğrudan muvazaalı temliki ile değil, resmi tespit memurlarının yanlış tasarrufları ile oluşmuştur.
KOLAY GELSİN