Mesajı Okuyun
Old 02-04-2018, 21:38   #3
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

Akıl hastalığı ve akıl zayıflığı, savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı kötü yaşama tarzı, kötü yönetim ile istek üzerine kısıtlama durumlarında vesayetin kaldırılmasına karar verebilmesi hususu TMK.m.472-476'da düzenlenmiştir.
Bu sebeplerden biriyle kısıtlanmış olan kişiler, sebebin daha sonra ortadan kalmasıyla birlikte kendiliğinden vesayet altından çıkmazlar. Kişilerin vesayet altından çıkabilme ve vesayetin son bulabilmesi için yetkili vesayet makamının vesayeti kaldırma kararı gerekir. Kısıtlı ve ilgililerden her biri, vesayetin kaldırılması talebinde bulunabilir (TMK.m.472).
TMK.m.474’e göre, akıl hastalığı veya akıl zayıflığı sebebiyle vesayet makamı tarafından kısıtlanmış kişi üzerindeki vesayetin kaldırılmasına karar verebilmesi için kısıtlama sebebinin ortadan kalkmış olduğuna ilişkin resmi sağlık kurulu raporu alınmalıdır. Rapora göre, sebebin ortadan kalkmadığı anlaşılmışsa vesayetin kaldırılması istemi mahkemece reddedilmelidir.
Savurganlık, alkol veya uyuşturucu madde bağımlılığı, kötü yaşama tarzı veya kötü yönetim sebeplerinden biriyle kısıtlanarak vesayet altına alınmış olan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılması için ise, bu sebeplerin ortadan kalkmış olması yanında, kısıtlının en az bir yıldan beri bu sebepten dolayı hiçbir şikayete meydan vermemiş bulunması da gereklidir (TMK.m.475). Burada geçen şikayet terimi, TMK.m.461 anlamında olmayıp, vesayet dairelerine yönelik (vasi dahil) kişilerce yapılan her türlü şikayeti kapsar.
Daha öncede belirtildiği üzere, her ergin, yaşlılık, sakatlık deneyimsizlik veya ağır hastalık sebepleriyle işlerini gerektiği gibi yönetemediğini kanıtlaması koşuluyla kısıtlanmasını talep edebilir. Belirtilen bu sebeplerden biriyle vesayet makamınca kısıtlanan kişi üzerindeki vesayetin kaldırılması için kısıtlamayı gerektiren sebebin ortadan kalkmış olması gerekir (TMK.m.476). Ayrıca vesayetin kaldırılmasına ilişkin davada vasiye de husumet yöneltilmeli ve onun tarafından gösterilecek kanıtlar da toplanmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Yapılan bu araştırmalar sonucunda mahkemece kısıtlama sebebinin halen devam ettiği anlaşılmış ise, sırf kısıtlının istemde bulunmuş olması vesayetin kaldırılmasına yetmeyecektir.