|
|
|
|
|
|
Sayın meslektaşlarım merhaba,
2017 Aralık ayında açılan bir işçilik alacakları davasında kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, ücret ve yıllık izin taleplerinde bulunduk.
Dava dilekçesinde kısmi veya belirsiz alacak şeklinde ifadelerde bulunmadık. (9. Hukuk Dairesinin bölgesindeyiz)
Eğer hakim davayı kısmi dava olarak addederse, davayı açarken talepleri çok düşük gösterdiğimizden ciddi miktarlar zamanaşımına uğrayacak.
Bu sorunu aşmak için aklıma gelen seçenekler;
1- Davanın erkenden ıslah edilmesi ile taleplerin arttırımı (ön inceleme duruşması henüz yapılmadı),
2- Ön inceleme duruşmasında davanın kısmi eda külli tespit davası olduğunun belirtilmesi.
Sizin önerileriniz nelerdir?
Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.
|
|
 |
|
 |
|
Sn Ross, öncelikle tensip zaptına göz atın, hakimler genelde burada "davanın ... davası olarak açıldığı" şeklinde bir tespitte bulunuyor, dosyanızda böyle bir tespit yapılmadı ise, ön inceleme duruşmasında "dava dilekçemizi tekrar ederiz" dediğinizde davanızın belirsiz alacak davası olarak ikame edildiğini özellikle belirtip bunu zapta geçiriniz. Hakimler burada yine davanın niteliği, tarafların anlaşamadıkları hususları belirtiyor. bu belirlemede davanızı nasıl değerlendirdiğini görmüş olursunuz ve ona göre hareket edersiniz.
Benim bir davamda mahkeme davayı kısmi eda külli tespit davası olarak belirledi ve ön inceleme duruşmasında hakim bey, "talepleriniz kısmi dava gibi çok az, yükseltmek için süre veriyorum" dedi, süreye uyup yükseltmek zorunda kaldım, sonra 2. kez yükseltemeyeceğimden bilirkişi raporundan sonra fark kısımlar için ek dava açıp birleştirdim ve iki dava birlikte toplam alacaklar üzerinden kabul edildi.