Mesajı Okuyun
Old 01-03-2007, 12:17   #3
ocean10

 
Varsayılan

Bir kimsenin başka bir kişiye zarar vermesi ve bu zararla zarar verenin fiili arasında nedensellik bağının olması sorumluluk için yeterlidir. Bu itibarla, yasalarla kusur aranmaksızın sorumlu kabul edilen kimselerin eylemlerinden zarar gören kişiler, karşı tarafın olayda kusuru bulunduğunu ispat etmek zorunda olmadıkları gibi, kusursuz sorumlu sayılan kişi ya da kurum olayda kusuru bulunmadığını ispat etmekle sorumluluktan kurtulamaz. Sorumluluktan kurtulmak için fiil ile zarar arasındaki sebep-sonuç ilişkisinin ortadan kalktığını ispat etmek gerekir. İlliyet bağının kopması zarar görenin veya üçüncü bir kişinin ağır kusuru nedeniyle olabilir. Diğer yandan beklenmeyen haller ve olağanüstü olaylar illiyet bağının kopması sonucunu doğurabilir.

Ortada zarar verici bir davranış varken, failin kusuru olmadığı gerekçesiyle mağdurun zararının giderilmemesi hakkaniyetle bağdaşmaz. Bu durumda hakkaniyetin gerektirdiği ölçüde mağdurun zararının, zararlı davranışı işleyen tarafından giderilmesi gerekir ki, bu tür sorumluluğa hakkaniyete dayanan sorumluluk denilmektedir.

Yargıtay 4.HD. 20.5.1998 Tarih; 1998/421 E.; 1998/3622 K. sayılı kararında, kusursuz sorumluluk halinde, kusur bir koşul olarak aranmadığı gibi, kusursuz sorumlu olduğu iddia edilen şahıs da; olayla zarar arasındaki illiyet bağının mücbir sebep, zarar görenin ve üçüncü kişinin tam kusuru ile kesildiğini kanıtlamak suretiyle sorumluluktan kurtulabilir denilmektedir.olayınızda mücbir bir sebebin doğduğunu veya 3.kişinin ağır kusuru olduğu kanısındayım. failin bu durumu öngöremez olduğunu belirtmeniz gerekmekte diye düşünüyorum.Zira şişenin ilk kez açıldığını belirtmişsiniz böyle bir durumda illiyet bağının kesilmesi söz konusu olacaktır.