Mesajı Okuyun
Old 08-02-2018, 10:06   #4
syavuz

 
Varsayılan

Sayın Yücel KOCABAŞ
Öncelikle nazik cevabınız için teşekkür ederim.
Benim kafamı karıştıran ise aşağıdaki Yargıtay kararı oldu:

T.C.
Yargıtay
3. Hukuk Dairesi

Esas No:2015/2064
Karar No:2015/2465
K. Tarihi:18.2.2015


MAHKEMESİ: ELAZIĞ 4.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2013/233-2013/434

Taraflar arasındaki vasiyetnamenin tenfizi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda davanın kabulüne yönelik verilen hükmün, süresi içinde davalı F.. Ö.. tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin eşi muris N.. Ö..'ın, ........ Noterliğinde düzenlenen 07.02.1996 tarih 3967 yevmiye nolu vasiyetname ile Elazığ ili .........Bölge ............ Mah. ............mevkiinde bulunan .........Blok .......... nolu ............ arsa paylı üçüncü kat mesken vasıflı taşınmazı ve taşınmaz içerisindeki bilumum ev eşyalarını müvekkiline bıraktığını; vasiyetnamenin, Elazığ 2.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2013/166 E.-565 K.sayılı ilamı ile açıldığını ileri sürerek; vasiyetnamenin tenfizi ile vasiyetnamede yazılı taşınmazın muris adına olan tapu kaydının iptaline ve davacı adına tesciline, taşınmaz içerisindeki bilumum ev eşyalarının da vasiyetnamede belirtildiği şekilde tanınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan F.. Ö.. tarafından temyiz edilmiştir.
Vasiyetnamenin yerine getirilebilmesi için her şeyden önce vasiyetnamenin açıldığının ve iptali için yasada öngörülen sürenin geçtiğinin belirlenmesi gerekir.
Somut olayda, Elazığ 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 21.05.2013 tarih ve 2013/166 E.-565 K.sayılı ilamı ile vasiyetnamenin açılmasına karar verilmiş ise de; hüküm, taraflara tebliğ edilmemiş olup, bu hali ile henüz derdest dava hükmündedir. Öte yandan, dava tarihi itibariyle iptal davası açma süresi de geçmemiştir.
O halde, mahkemece; açılan tenfiz davasından önce vasiyetnamenin açılıp okunduğuna dair kararın kesinleşmediği ve vasiyetnamenin iptali ile ilgili hak düşürücü sürenin de geçmediği gözetilmeli; 30.07.2013 tarihinde açılan iş bu vasiyetnamenin tenfizi davasının(dava şartı yokluğundan) reddine karar verilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.