Mesajı Okuyun
Old 05-11-2008, 14:17   #7
Av.Mehmet_Ali

 
Varsayılan

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/7985

K. 2005/8310

T. 21.7.2005

• YARDIM VE İŞTİRAK NAFAKALARININ KALDIRILMASI TALEBİ ( Anne Yanında Barınması Ve Reşit Olması Hiçbir Geliri Ve Malvarlığı Olmayan Çocuğa Ödenen Yardım Nafakasının Kaldırılması İçin Yeterli Kabul Edilemeyeceği )

• REŞİT VE MALVARLIĞI BULUNMAYAN KIZ ÇOCUĞU ( Çocuğa Ödenen Yardım Nafakasının Kaldırılması İçin Yeterli Kabul Edilemeyeceği )

• ANNE YANINDA KALAN REŞİT KIZ ÇOCUĞU ( Geliri Ve Malvarlığı Bulunmaması Nedeniyle Yardım Nafakasının Kaldırılması İçin Yeterli Kabul Edilemeyeceği )

4721/m. 364, 365

ÖZET : Dava, yardım ve iştirak nafakalarının kaldırılması talebine ilişkindir. Herkes, yardım etmediği sürece yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. Yeme, giyinme, barınma, sağlık, eğitim gibi zorunlu harcamalarını karşılayacak geliri bulunmayanlar yoksul sayılır. Eldeki davada, davalı kız çocuğu reşit olmasına ve annesinin yanında barınmasına rağmen geliri ve malvarlığı bulunmamaktadır. Bu durum karşısında davanın reddi gerekir.
DAVA : Dava dilekçesinde yardım ve iştirak nafakalarının kaldırılması, k. dava dilekçesinde yardım nafakasının artırılması istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü, karşı davanın reddi cihetine gidilmiş, hüküm davalı-k. davacı Raiba tarafından temyiz edilmiştir.
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
KARAR : Davada, reşit çocuk Rabia'ya bağlanan yardım nafakasının ve diğer çocuk Kenan'a bağlanan iştirak nafakasının ( reşit olması nedeniyle ) kaldırılması talep edilmiş, k. dava dilekçesinde ise davalı-k. davacı Rabia, yardım nafakasının 75.000.000.- TL'den 200.000.000.- TL' ye yükseltilmesini talep etmiştir.
Mahkemece nafakaların kaldırılmasına dair davacının davasının kabulüne, yardım nafakasının artırılmasına dair karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm davalı-k. davacı Rabia tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı-k. davacı Rabia'nın sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 364. maddesine göre; "Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür."
Yine aynı kanunun 365. maddesinin 2. fıkrasında; "Dava, davacının geçinmesi için gerekli ve karşı tarafın mali gücüne uygun bir yardım isteminden ibarettir." düzenlemesi yer almıştır.
Hukuk Genel Kurulu'nun 07.10.1998 gün ve 1998/656-688 sayılı ilamında da: "...yeme, giyinme, barınma, sağlık, ulaşım, kültür ( eğitim ) gibi bireyin maddi varlığını geliştirmek için zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılayacak düzeyde geliri olmayanların..." yoksul kabul edilmesi gerektiği vurgulanmıştır.
Somut olayda; her ne kadar davacı reşit ve çalışabilir konumda ise de, davanın açıldığı tarih itibariyle işsiz olduğu sabittir. Günün ekonomik koşulları dikkate alındığında da davacının iş bulma imkanı oldukça güçtür. Davacının annesi yanında kalması, onu sadece barınma ihtiyacından kurtarır. Davalı babanın hiçbir malvarlığı ve geliri bulunmayan kız çocuğuna uygun bir miktarda yardımda bulunması kanunun lafzına ve amacına uygun olduğu gibi, hakkaniyet de bunu icabettirir.
Açıklanan nedenlerle, davalının reşit kızı Rabia aleyhine açtığı yardım nafakasının kaldırılmasına ilişkin davanın reddi gerekirken kabulü doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi. isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 21.07.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.