Mesajı Okuyun
Old 25-11-2006, 14:07   #24
Av.Ömer KAVİLİ

 
Varsayılan Profesör Vecdi ARAL

Sayın hocamız Profesör Vecdi ARAL:

Yıl 1983. Askerlerin bağlı kalacaklarına yemin ettiği anayasayı alaşağı ederek elkoydukları yönetim zamanı; en ufak şüphe(!) kavramının insanları anında gözaltı denen işlem/ler/e uğrattığı, 82 belgesi daha yeni kabul edildiği açıklanmış, günde beş vakit ezandan daha sık mgk'nın YASAKLAMA duyurularının radyo-televizyondan okunduğu, herkesin herkesten polis-muhbir olmasından kuşkulandığı baskı ve korku ortamı.

Aylardan Ekim ayı ve İstanbul Hukuk Fakültesi 1. sınıf "Hukuk Başlangıcı" dersinin İLK GÜN VE İLK SAATİ.

Kürsüde ortaboylu; sarışın; hafif kızılımsıya boyalı ve arkaya düzgün taranmış seyrek saçlı; sağ eli kruvaze ceketin ilikli sol düğmesinin üstünde takılı; sigaranın sağ el ve işaret parmağı ile dişlerini sararttığı, kurumuş dudakların arasından Türk Dili'ne egemen, kelimeleri tane tane ve özenle seçerek konuşan, konuşmadığı zamanlarda bile özgüvenin verdiği bir dimdik insan.

İstanbul Hukuk Fakültesi 1 nolu anfideyiz; çıt çıkmıyor; hocamız o kibar ve gür sesiyle:
" -Arkadaşlar bu dersi birlikte yürüteceğiz; zaman yitirmeden ilk dersimize başlayalım.

-Arkadaşlar yasaklar ihlal edilmek içindir!" dedi ve sustu.

Anfide herkes şaşkınlık içinde ve öğrenciler birbirine 'bu hoca ne demek istiyor, galiba anfide olduğunu unuttu, dersten sonra başına gelecekleri hesaplayamıyor, en azından 1402'lik olur bu hoca...' diyerek mırıltılı fiskoslu konuşmalar içindeyken hocanın kibar ve gür sesi duyuldu:

-Arkadaşlar, yasaklar ihlal edilmek içindir, çünkü, ihlal edilmeyecek bir yasak koyabilmek o yasağı koyanı ne kadar güçlü kılar ve hatta yasak koyanı dokunulmazlaştırır. Bu dediğimi anlamanız için şu örneği sunuyorum.
Örneğin Türk Ceza Kanunu. Orada herhangi bir maddeyi okuduğunuzda; 'şunu şunu yapmak yasaktır' der; ancaaaaak, hemen alt paragrafa geçer ve orada aynı madde devam eder, şöyle; 'bu yasağı çiğneyenler hakkında şu ceza verilir" der.
Öyleyse, arkadaşlar, işte yasak koyanlar daha o yasağı koydukları sırada, kendi yasaklarının ihlal edileceğini hesap etmişlerdir deriz."

Bu sözden sonra tüm öğrenciler dumura uğramış durumda.

Sonuç: Korku ortamlarında bile bilimsel ilkelerden ödün vermeden, yanlış anlaşılırsam bana da sıkıntı(!) yaşatılır demeden BİLİMİNSANI kimliğiyle yaşayan hocamıza uzun ömürler diliyorum.

Açıklama: 1402'lik olmak bir deyimdir. O zamanda-1980'li yıllar- üniversitelerde 1402 sayılı Sıkıyönetim Yasası yetkisine dayanarak synt. komutanının dava edilemez emriyle okuldan ve işten atılma işlemi.

Ömer KAVİLİ
Hukuçu, yeni sanık