Mesajı Okuyun
Old 20-11-2008, 11:45   #5
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Kadastro K.nun 32 maddesine göre ; " kadastro mahkemesinin kararlarına karşı Asliye Hukuk Mahkemelerindeki usule göre kanun yollarına başvurulur" Asliye Hukuk Mahkemelerindeki usul ise ilk cevabımda belirtilen şekildedir.

TMK.nun 702/4 maddesi " Ortaklardan biri topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabilir. Bu korumadan bütün ortaklar yararlanır " hükmünü getirmiş ise de, Yargıtay bu hükmüm el atmanın önlenmesi ve zilyetliğin korunması davalarında uygulanacağını , mülkiyet naklini gerektiren davalarda ( tescil davalarında ) uygulanmayacağını öngörmüştür.

Kad. K.nun 29 /2 maddesind göre bir mirasçı diğerinin muvafakatını almadan dava açabilir. Yalnız başına davaya devam edebilir. 30 /2 maddeye göre mirasçılardan biri dava açsa dahi hakim res'en araştırma sistemini uygulayarak mirasçıların tamamını tespit edip tamamı adına veya ölü muris adına tesciline karar verir.

Bu hükümler temyiz ile ilgili değildir. Davanın açılması ile ilgilidir. Yorum yoluyla bu hükümlerin temyize de uygulanarak " bir mirasçı diğerinin muvafakatını almadan temyiz edebilir. Temyiz kararı tüm mirasçılar lehine bozar " denilmesi belki mümkün olabilir.Fakat böyle bir yorumu size tavsiye edebilmemiz için elimizde bir dayanak örneğin bir yargıtay kararı olması gerekir. Ben böyle bir yorumu destekleyecek bir karara veya bilimsel görüşe rastlamadım.

Kadastro işlerinde basit yargılama usulü uygulanır. Kanunda da açıkca temyiz konusunda Asliye mahkemelerindeki usul uygulanacağı belirtildiğinden ben şahsen ilk yanıtımdaki usule göre hareket edlmesi gerekeceği kanısındayım.

Not: Sayın YILDIZ "iştirakçilerden sadece biri kendi adına miras hissesi oranında talepte bulunuyor ise kararıda tek başına temyiz edebilir " demekte ise de, Mirasçılardan birinin sadece kendi payı yönünden talepte bulunması imkanı yoktur. Cavabın altında yayınladığı Yargıtay kararında da belirtildiği gibi :"eşya üzerinde ortaklardan her birinin doğrudan doğruya bir hakkı da yoktur. Mülkiyet bir bütün olarak ortaklardan tümüne aittir. " Kad. K.nun 30 mad. göre hakim sadecebir veya birkaç pay yönünden değil terekenin tamamı yönünden hüküm tesis eder.