Mesajı Okuyun
Old 01-03-2011, 17:27   #1
avukat666

 
Varsayılan muvazaa nedeniyle tapunun iptali istemli bir davada davacının vekaletle iş görmesi sebebiyle taraf sıfatına sahip olup olamayacağı

Sayın meslektaşlar,
Uzun süredir araştırdığım ancak işin içinden bir türlü çıkamadığım bir dava var. Sizlerin de farklı görüş ve tavsiyelerinize ihtiyaç duyuyorum. Aslında dava biraz karışık 2 kardeşin diğer 2 kardeşe açtığı tapu tescilinin muvazaa nedeniyle iptali ve davacılar adına tescili ile ilgili. Olayda muris baba ölmeden önce 2 çocuğuna 2 farklı ildeki taşınmazlarını satması için 2 ayrı vekaletname veriyor aynı noterden ardışık sırayla. Vekil sıfatına sahip olan bu 2 kardeş babanın isteği doğrultusunda (ki baba bu dönemde ciddi sağlık problemleri yaşamakta ve hastanede tedavi görmekte ayrıca nakit sıkıntısı yaşamakta) taşınmazlardan bir kısmını diğer 2 kardeşe satıyorlar ancak tabiki daha düşük bir bedelle. Babanın vefatından 17 yıl sonra vekaletle iş gören 2 kardeş ayrı ayrı müvekkillerime 2 dava açıyorlar. Ancak yine ardışık sırayla aynı mahkemede. Söz konusu dava olayın başında söylediğim tapu tescilinin muvazaa nedeniyle iptali ve davacılar adına tescili ile ilgili. Davacılar aile içindeki husumetten dolayı bu davayı açıyorlar. Ancak açılan dava yanlızca bir şehirdeki taşınmazlarla ilgili yani açılan davalardan yanlızca bir tanesinin davacısının vekaletle iş görmesi sebebiyle satışı yapılmış taşınmazlarla ilgili. Ancak sorun burada başlıyor. HGK 'nın vasi sıfatıyla yapılan işlemlerden dolayı vasinin taraf sıfatına sahip olduğu ve dolayısıyla artık muvazaa iddiasında bulunamayacağını belirttiği bir kararı elimde mevcut. Üstelik söz konusu karar 2010 yılı ocak ayında verilmiş yeni bir karar. Ancak aynı durumu vekaletle iş gören içinde söylemek mümkün müdür? Tabi bir de davacıların her 2sinin de yapılan işlemden haberdar olduğu ve davayı 17 yıl sonra açtıklarını göz önüne alırsak sanırım onlar için zor bir dava olacak. Ancak diğer taraftan bundan 3 yıl önce açılmış ve müvekkillerimin kaybettikleri yine aynı taşınmazlarla ilgili yine aynı konuyla ancak bu sefer davacıların başka 2 kardeş olduğu ve kesinleşmiş kararlar mevcut.(buradan da anlaşılacağı üzere çok kalabalık bir aileden bahsediyorum) Dolayısıyla davacı taraf da söz konusu geçmiş 2 kararı delil olarak göstermekte ve tabiki tanık da dinletmek istemektedirler. Ben işin içinden bir türlü çıkamadım. Burada taraf sıfatına sahip olan kişi ancak yazılı delille iddiasını ispat edebilir gibi bir kaç yargıtay kararı buldum ancak yine de asıl sorum davacılar taraf sıfatına sahip midir değil midir? Bu konudaki düşüncelerinizi paylaşırsanız gerçekten çok memnun olacağım. Şimdiden herkese teşekkür ediyorum.