Mesajı Okuyun
Old 16-03-2007, 18:10   #2
hukukcu34

 
Varsayılan

Sevgili dostum uygulamada çok yaşanan bir olay
genelde 3.kişi nezdinde yapılan veya borçlunun gıyabında yapılan hacizlerde 103 e kaim olmak üzere haciz zaptının bir sureti bırakıldı diyor memurlar,veya zaten bu ibareler haciz zaptında çoğu zaman matbu olarak yazılmış oluyor.İstihkak davası açma süresi "haczin öğrenilmesinden itibaren"işlemeye başlar.Yani haciz borçlunun veya 3.kişinin huzurunda veya bu kimseler adına adına Tebligat Kanunu hükümlerine göre tebligat yapılabilecek kişiler huzurunda yapılmış ise(3494 sy.yasa ile değişik İİK.103 uyarınca)artık kendisine ayrıca 103 davetiyesi gönderilemeyeciğinden -haciz tarihinden itibaren;eğer haciz 3.şahsın veya borçlunun ve gerekse bunlar adına tebligatı kabul edebilecek kişilerin yokluğunda yapılmış ise 103 davetiyesinin tebliğinden itibaren süre işlemeye başlar.103 davetiyesi ile yokluğunda haciz yapılana 3 gün içinde haciz zaptını incelemek için süre verildiğinden 3.kişi icra dairesine giderek herhangi bir beyanda bulunursa bu tarihte haczi öğrenmiş sayılır ve dava süresi bu tarihten itibaren işlemeye başlarEğer 3.şahıs 3 gün içerisinde icra dairesine gitmez ise 3.günün sonunda hacze ıttıla etmiş sayılır.Bu son durumda dava açma süresi 3 günlük sürenin bitiminden itibaren işlemeye başlar.İcra zabıt ve tutanakları aksi isbatlanıncaya kadar geçerli olduğu için işiniz bence biraz zor.Bu zabıtların akside zor isbatlanır Zira memur ve alacaklı vekilinin bu iddiayı kabul etmesi kendileri aleyhine sonuç doğuracaktır.

Ayrıca 3. kişi yeddinde haczedilen mallarda dava açma yükümlülüğünün alacaklı tarafta olması gerekir(İİK 99)Buna rağmen dava açma külfeti İcra Müdürünce 3.şahsa yüklenmişse kanımca müdürün bu işlemi şikayet yoluyla mercide iptal edilebilir.Tüm bunlardan da sonuç alınamazssa yapılacak tek şey kanımca alacaklı aleyhine istirdat davası açmak veya borçlu aleyhine sebepsiz zenginleşme davası açmak olacaktır.