Mesajı Okuyun
Old 24-08-2007, 18:05   #2
arzaplı

 
Varsayılan

1)İlçe ile belediye arasında arasında idari vesayet ilişkisi sözkonusudur.İdari vesayet için iki ayrı kamu tüzel kşilik ve tüzel kişilerin birinin devlet veya onun taşradaki uzantıları olması gerekir. ilçe devlet tüzel kişiliğinin içinde merkeain taşradaki temsilcisidir.Belediye ise Anayasa 127 de yer alan bir mahall idaredir.Ayrı bir kamu tüzel kişiliği vardır.

İl ile ilçe arasında hiyerarşi ilişkisi vardır.Çünkü ne ilin nede ilçenin tüzel kişiliği vardır.Her ikiside Devlet tüzel kşiliği içeresinde yer alır.Bu nedenle tek tüzel kişi içeresinde idarenin bütünlüğü sağlama aracı hiyeraridir.

2)Bu soruyu iki şekilde düşünmek gerekir:

a)Belediye dinamit patlamasından önce gerekli tedbirleri almış olsaydı bu zarar ortaya çıkmayacaktı diyebiliyorsak burada bir hizmet kusuru vardır.Çünkü burada idarenin kusuruyla bir zara ortaya çıkmış ve fiille zarar arasında illyet bağı mevcuttur.Yani belediye tarafından hizmet kötü işlemiştir.

b)Dinamitin patlamsıyla meydana gelecek zarar kaçınılmazsa burada idarenin kusursuz sorumluluğuna gidebiliriz.Bu sorumluluğu "kamu külfetlerinde eşitlik" ilkesine dayandırmak gerekir.Çünkü idare yol yapımıyla bir kamu hizmeti faliyetini yürütmektedir.Bu hizmetin tamamlanmasıyla bir çok kişi bundan yararlanacakken bazılarınında bundan zarar görmesi muhtemeldir.İşte idare burada bazı kişilerin diğerlerine göre daha fazla fedakarlıkta bulunmasını isteyemez.Bu nedenle ortaya çıkan zarardan kusursuz olarak sorumludur.Yine burada da illiyet bağı sorumluluğun tazmini için aranan zorunlu şarttır.