Mesajı Okuyun
Old 21-07-2008, 13:50   #3
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Benimde aynı konuda kafam her zaman karışır,

Meselede boşanma sebebi yazılmamış,

diyelim zina sebepli boşanma davası açıldı, davalı zina yapmamışsa, davanın reddini isteyecek, dava kabul olması durumunda tazminatı nasıl isteyebiliyor ben anlayamıyorum...

Bendeki kafa karışıklığına sebep MK.166/2

Alıntı:
Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir.

Fıkrada belirtildiği üzere davacı daha kusurlu ise davalının itiraz hakkı var, diyelim evlilik birliği temelden sarsılmış, boşanma davası açılmış, davalı diyor ki evet temelden sarsıldık ama buna sebep davacı olmuştur, hakim inceliyor, davacı kusurlu olduğu halde kendine lehine yasadan menfaat sağlayarak hak çıkarmaya çalıştığını farkedince davayı reddediyor, davalı hem davanın reddini isteyip hem nasıl tazminat isteyebilir ki, tazminat isteyebilmek için boşanma yüzünden muhtelif sebeplerden ötürü zararın olacak, karşı yandan az kusurun olacak...

Durum böyleyse neden sen davalı oluyorsun ki, yani hem az kusurlu olacaksın, hem sen zarar göreceksin, hem boşanmanın reddini isteyip, tazminat nafaka isteyeceksin, bence bunlar kafa karışıklığına sebep oluyor, bu sebeple her ne kadar yargıtay kabul etmesede, yasa her nekadar davacı yerine taraflar sözcüğü kullanılsada, bence yanlış olan davalının karşı dava açmamasıdır, kimse kendi lehine dava açmaya zorlanamaz ama ağlamayan kimseyede meme verilemez.

Kolay gelsin...