Merhaba,

Bence buradaki somut olayda ebe hanım TCK 280 (Sağlık mesleği mensuplarının suçu bildirmemesi suçu)'den kaynaklanan yükümlülüğü gereği gerekeni yapmıştır. Zaten ayrıca Hasta Hakları Yönetmeliği de 23.md 1.fıkrasında "kanun ile müsaade edilen haller dışında" diyerek (mesela TCK 280) istisnai durumu belirtmiştir.

(Hatta belki de suçu bu kadar araştırmasına bile gerek yoktu. Neticede 10 ay önce doğum yapmış olan birisinin 1 aylık bebeği olduğunu söylemesi bile şüpheli bir durum olup suça dair kuvvetli bir belirti niteliğindedir ve kanaatimce bu durumu direk ihbar etmesi bile yeterlidir. Sonuçta hekim arkadaşlara da hep söylediğim gibi "bizler hekimiz, hakim değil" bizim yükümlülüğümüz suça dair bir belirtiyle karşılaştığımızda ihbar etmek, suçu araştırmak değil.)

Soruşturma sonucunda ebe hanımın aklanacağına inanıyorum.
Diğerlerine gelir isek resmi belge düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu ile çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçlarını işlemiş olduklarını düşünüyorum.
Babaya düşen görev de öncelikle hukuk mahkemesinde babalık hükmü için dava açmak.

Sonuçta bunlar benim kendi yorumlarım diğer yorumları merak etmiyor değilim..