Mesajı Okuyun
Old 11-01-2009, 22:07   #12
Av.Ufuk Bozoğlu

 
Varsayılan

Aşağıdaki link yardımcı hususlar içermekte,

http://www.turkhukuksitesi.com/showt...E%FDl%FDks%FDz

Ayrıca bir içtihat ekliyorum.

T.C. YARGITAY
10.Ceza Dairesi

Esas: 2004/7549
Karar: 2004/9186
Karar Tarihi: 27.09.2004

ÖZET: 647 sayılı Yasa’da yapılan değişiklik ile yasada öngörülen gecikme zammı uygulanmasına ilişkin hükmün suç tarihinde yürürlükte olmaması nedeni ile TCK uyarınca sanık aleyhine uygulamayacağının gözetilmemesi, yasaya aykırıdır.


(3167 S. K. m. 16) (647 S. K. m. 5) (765 S. K. m. 2) (1412 S. K. m. 321, 322)

Dava: Karşılıksız çek keşide etmek suçundan sanıklar Mustafa Deniz ve Hamdi Sarıkaya'nın yapılan yargılanmaları sonucunda; hükümlülüklerine ilişkin, Küçükçekmece 3. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 11.06.2003 gün ve 2002/701 esas, 2003/548 karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar vekili tarafından istenmiş olduğundan, dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bozma isteyen tebliğnamesi ile 20.04.2004 tarihinde Daireye gönderilmekle incelenip gereği düşünüldü:

Karar: 10.08.2004 havale tarihli dilekçe ile Avukat Nevzat Irmak sanıklar haklarında davadan vazgeçtiğini açıklamış ise de, ekinde vekaletname örneği bulunmadığından, vekaletname örneği getirtilerek mahallinde düşme kararı alınabilir görülmüştür.

4814 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği tarihten (08.03.2003) önceye rastlayan suç tarihi (2002 yılı) itibariyle, aynı ticari ilişki nedeniyle, aynı anda düzenlenen birden fazla çekin karşılıksız çıkması halinde, eylemin tek suç kabul edilip, çek bedellerinin toplamı üzerinden tek bir para cezasına hükmedileceği, verilen ceza miktarının da toplama dahil edilen her bir çek için 80.000.000.000. TL'yi geçemeyeceği göz önünde bulundurularak, her biri 80.000.000.000. TL'yi geçmeyen 40.000.000.000. TL bedelli suça konu üç adet çekin toplam bedeli olan 120.000.000.000. TL ağır para cezasına hükmedilmesi gerekirken, 80.000.000.000.TL ağır para cezasına hükmedilmesi suretiyle, eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Dosya kapsamında yer alan yetki belgesine göre, dava konusu çeklerin keşide edildiği tarihlerde, hesap sahibi şirket adına müştereken çek keşide etme yetkisine sahip olan sanıkların, savunmalarında da şirket yetkilisi olduklarını inkar etmedikleri gibi, çeklerdeki imzaların da kendilerine ait olduğunu belirtmeleri, ayrıca, sanıklar vekilinin temyiz dilekçesinde sunmuş olduğu belgelere göre, suça konu çeklerin keşide edildiği tarihlerde, hesap sahibi şirketin iflası suretiyle sanıkların çek keşide etme yetkilerinin kaldırılmasının söz konusu olmadığı gibi, hali hazırda da şirketin iflas durumunda olmayıp, sadece iflasın ertelenmesine karar verildiğinin anlaşılması ve bu durumun da sadece ödeme güçlüğünü ortaya koyar nitelikte olup, sanıkların hukuki durumlarına etki edecek bir nitelikte olmaması karşısında, tebliğnamedeki 1 nolu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanıklar vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak;

15.01.2003 tarih ve 24994 Mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 4786 sayılı Yasa ile 647 sayılı Yasa'nın 5. maddesine eklenen 5. fıkrasında öngörülen gecikme zammı uygulanmasına ilişkin hükmünün suç tarihinde yürürlükte olmaması nedeni ile TCK'nın 2. maddesi uyarınca sanık aleyhine uygulamayacağının gözetilmemesi;

Sonuç: Yasaya aykırı olduğundan, hükmün CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; <647 sayılı Yasa'nın 5/5. maddesi uyarınca gecikme zammı uygulanmasına> ilişkin ibarenin çıkarılması suretiyle, hükmün düzeltilerek ONANMASINA, 27.09.2004 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Saygı ile.