Mesajı Okuyun
Old 23-02-2007, 16:22   #93
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Bu konuda Sn.Demirel' in saptamalarına hak veriyorum; sizler gibi savunucular olmasa bu işlerde şimdikine göre çok daha az kazanım elde edilirdi herhalde. Bu kararlılığı takdir ediyorum elbette. Ama keşke bunları (Sn.Demirel' in saptamaları, benim değil) çığlık atmak ve savaşa destek vermek biçiminde değilde; sevgiyle, şefkatle, bilgilendirmeyle sağlamak mümkün olsaydı.


Sn.Hekimbaşı,

Katıldığınız 90 numaralı mesajımda, "çığlık atma, savaşa destek verme (veya savaşa destek çağrı/çığlığı)" gibi bir saptama yahut nitelendirme yahut da isnadım, olmamıştır. Kaldı ki bazen çığlık atmak da gerekir. Bugünkü konuma yetişmek pek kolay olmadı. Karanlığın içine ışık çok uzun zaman sızamadığı gibi, bağrından kopup gelen çığlıkları da duyan pek olmadı. Yani hiç bir kazanım kolay ve sessiz sedasız olmuyor. Bu nedenle gerektiğinde sesin yükselmesini, "çığlık olarak düşünülmesi halinde bile" hoşgörmek, dahası adil olana yaklaşmak adına, gerektiğinde el vermek gerek.

Alıntı içindeki sizin de katıldığınızı beyan ettiğiniz ilk nitelemeyse doğrudur. Bir ideayı gerçekleştirebilmek adına, kargınmayı da göze alıyor kadın savunucuları. Bazen karşılarında en başta adlarına savaş verdikleri hemcinslerini, kadınları da bulabiliyorlar. (Son cümle içinde kabul görmeyi veya oradan seslendiğimin düşünülmesiniyse istemem doğrusu. Cinsiyetler söz konusu olduğunda objektif olabilmek adına, mümkün olduğunca cinsiyetsiz bakmaya çalışıyorum katılırken de, muhalefet ederken de. Elbette elimden geldiğince)

Kadına ayrımcılığa hayır, ama kadının (adına pozitif veya ne denirse densin) ayrımcılık talebine de hayır. Benim sözümün başı, sonu ve özü budur.

Yanlış anlamaları önlemek adına.

Saygılarımla...