Mesajı Okuyun
Old 22-12-2010, 12:43   #11
Admin

 
Varsayılan

Ben de buradaki suçun TCK madde 244 olduğu görüşündeyim. Verilen daha sonra kurtarılabilecek durumda olması, yedeklerinin bulunması vs bence hukuki nitelendirmeyi değiştirmez. Bir bilgisayara format atılması kadar onun işleyişi bozan veya engelleyen başka bir teknik işlem bulmak oldukça güçtür, dolayısıyla ister yedekleri olsun, ister olmasın, ister veriler kurtarılsın, ister kurtarılmasın format atılması açıkça TCK md 244'da tanımlanmış eylem kapsamındadır.

Sayın Güntay'ın bilgisayarın bilişim sistemine dahil olması durumunda suçun işlenmiş olabileceği yönündeki yorumuna da katılma imkanı bulamıyorum. TCK madde 244 ile getirilmek istenen düzenleme elektronik ortamdaki verilerin korunmasına yöneliktir ve madde içindeki "bilişim sistemi" terimi Sayın Güntay'ın yorumladığı şekilde network (bilgisayar ağı) anlamında değil, herhangi bir elektronik sistem anlamında kullanılmıştır. Hiçbir ağa dahil olmayan bir bilgisayarın içindeki verilerin dahi tahrip edilmesi bu bağlamda TCK 244'e aykırılık teşkil eder. Esasen kanun metninde bilgisayar yerine bilişim sistemi terimi kullanılmasının asıl nedeni de budur, zira kanun koyucu elektronik verilerin korunmasını sadece bilgisayarlara özgülemek istememiş, dijital formatta saklanan her veriyi kapsamak amacıyla bilgisayar yerine bilişim sistemi terimi kullanmıştır. Nitekim Yargıtay kararlarında vs. de bilgisayar özelliği olmayan başkaca cihazlar üzerinde yapılan bu tip eylemler bu madde kapsamında cezalandırılmaktadır.

Verilerin elektronik olarak sakladığı herhangi bir cihazın işleyişin bu şekilde tahrip edilmesi bu bağlamda suç olacaktır görüşündeyim. Bilgisayardan çok daha radikal bir örnek vereyim: Hesap makinesinin kullanımının serbest olduğu bir mühendislik dersi sınavına girecek öğrencinin hesap makinesi içindeki firmware'i değiştiren ve böylece makinin hatalı sonuçlar verip, öğrencinin sınavda başarısız olmasına yol açan arkadaşının yaptığı eylem bile kişisel görüşüme göre TCK md. 244 kapsamındadır.