Mesajı Okuyun
Old 09-03-2010, 14:32   #12
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Suat Ergin
Tuhaf sorular:

1- İstifanın geçerli olabilmesi için, karşı tarafa tebliği zorunlumudur?

2- Karşı taraf kimdir? İlk vekil mi yoksa müvekkil mi? Yoksa her ikisi mi?

3- İşten ayrılan avukat, onlarca adliye bulunan İstanbul'da kaç günde istifa dilekçelerini sunabilecektir? Muhabere yoluyla gönderse ekstra tebligat masrafı verecektir.

4- İstifanın tebliği zorunluysa, örneğin kurum icrası yapan avukat yanında çalışan meslektaşımız belki de binlerce dosyaya müdahil olacaktır. Her dosyaya bizzat gidip istifa dilekçesi sunduğunda, cebinden 1000X5=5.000 TL çıkacaktır. Hakkaniyete uygunmudur?

Benim kanaatim: Sanki başka bir yol olmalıdır.

Başka bir tuhaf soru ile sunulan cevap:

Yetki belgesi ile bir vekil tarafından yetkilendirilen avukatın istifa dilekçesini dosyaya sunmadan dosyayı takip etmemesi halinde oluşacak zarardan ve ihmal temelinde Görevi Kötüye kullanmak noktasında cezai sorumluluk bakımından "yetki verilen ve dosyaya bilgi vermeden istifa eden avukat", asıl müvekkile karşı Av. K.171. madde delaletiyle sorumlu tutulmayacak mıdır?

Kanaatimce avukatlık Kanunu 171. madde çok açık olup, müvekkile karşı diğer avukat ile birlikte hukuki anlamda müteselsilen sorumlu tutulacaktır. Cezai anlamda ise "ihmali" nedeniyle Yeni TCK 'da tek maddede düzenlenen Görevi kötüye Kullanmak suçu kapsamında şahsen mesul tutulacaktır.

Maliyeti bir tarafa bırakırsak, mevcut yasal hükümlere göre avukat istifa ettiği zaman durumu hem dosyaya hem de müvekkiline duyurmak zorundadır ve istifasından itibaren 15 gün süre boyunca da dosyayı takip etmek zorundadır. (Av.K.m.41/1) Bu noktada yetki veren avukat ile yetki alan avukat arasında farklı uygulamayı gerektirecek bir hüküm henüz yoktur. (Diye dşünüyorum)

Alıntı:
Yazan Avukatlık Kanunu

AVUKATIN VEKALETTEN ÇEKİLMESİ
Madde 41 - Belli bir işi takipten veya savunmadan isteği ile çekilen avukatın o işe ait vekâlet görevi, durumu müvekkiline tebliğinden itibaren onbeş gün süre ile devam eder.

Belki bu durum yetki verilen avukat için pratik ve adil bir durum olmayabilir. Ancak mevcut mevzuat hükümleri çerçevesinde aksi çözüm de mümkün görünmemektedir.