Mesajı Okuyun
Old 10-07-2009, 13:29   #6
pallanco

 
Varsayılan

Bir tapu iptal tescil davası açtık. Hile nedenine dayalı. Tapudaki işlemin ölünceye kadar bakım olduğunu sanmakta iken bakım sona erince, yapılan işlemin tapuda satış olduğunu öğrenmiş müvekkil. Öğrenmeden itibaren de 1 yıllık süresi içinde dava açıldı.

Yerel mahkeme davayı kabul etti. Ancak, davalı taraf, yıllar önce bir başka davada müvekkilin o zamanki vekilinin bir beyanına dayanarak temyiz etti ve Yargıtay bunu bir ikrar kabul ederek bozdu.

O eski dava, aynı taşınmazla ilgili bir başka davalıya açılan bir inşaat sözlemesinin feshi davasıymış. Dava müvekkil adına açılmış, ancak, tapu kayıtları gelince malikin müvekkil değil de bizim sonradan açtığımız davanın davalısı (A) olduğu anlaşılmış. Avukat da müvekkile sormadan ve bilgi vermeden, duruşmada tapu kaydını gördüğü için ve o kayıtta da satış yazdığı için "müvekkilim yeri A'ya sattı, biz A'dan vekalet alıp davaya onun adına devam edeceğiz" şeklinde bir beyan vermiş. Ama bu beyandan müvekkilin haberi yok. O avukatın da müvekkil ile A arasındaki bakım anlaşmasından haberi yok.

İşte yıllar sonra bu beyan bizim açtığımız davada karşımıza çıktı ve Yargıtay bunu mahkeme içi ikrar kabul etti. Oysa, müvekkilin o beyandan haberi yoktu. Avukat sadece ve sadece tapu kaydına bakarak mahkemeye kendince bilgi vermek istemiş. Yani usulen yeni malik adına davaya takip edeceklerini anlatmak istemiş.

Ben bu kadar basit olmamalı, bu kadar katı bir şekilcilik olmamalı diye düşünüyorum ama Yargıtay'ın kararları karşısında çaresiz kaldım.

Bir yol bilen var mı ?