Mesajı Okuyun
Old 07-10-2007, 21:33   #53
Av. Lale Beşe

 
Varsayılan Her meslekte olabilir

Alıntı:
Yazan S.Orhan
selamlar herkese.
burda yazılanları üzüntüyle okuyorum.neden kötü örnekler anlatılarak hakim-savcı kötüdür genellemesine gidiliyor anlayabilmiş değilim.hiç mi iyi örnek yok? neden iyi örnekler anlatılmıyor?yoksa ben başka bir ülkede mi yaşıyorum?
bence istisnalar genelleştiriliyor gibime geliyor.yukarda belirtilen olaylar yaşanmıştır,tiplemeler de gerçektir mutlaka.ama bunlar geneli mi yansıtıyor?hepimiz bu toplumun aynası olduğumuza göre ,toplumu temsil edecek her görüntü de olacaktır içimizde elbet.şimdi ben hakim-savcıların korkularına neden olan ve avukatlarla yaşanmış olaylardan örnekler versem tüm avukatlar kötü mü olacak? özel sohbetlerimde anlatırım ama, kamu önünde anlatıp genelleştirmem,çünkü böyle bir genelleme yapmak düşüncelerime ters düşer.neden birkaç kişinin yaptığı yanlış davranış nedeniyle bir meslek grubunu karalayayım... kantarın topuzuna vururken, iğne-çuvaldız meselesini de unutmayalım
saygılarımla.

Sayın S.Orhan' a katılıyorum. Kötü bir örnek tüm meslek mensuplarını o şekilde algılamayı gerektirmez.

Ben de avukatlarla tavla turnuvaları düzenleyen, yenilince yemek ısmarlayan, hatta "yemeği yemekhanemizde ısmarlasak olur mu malum maaşa talimiz" esprileri patlatan, çoluk çocuk tüm aile katılımlı eğlence organizasyonları yapan, duruşmada çay molası verdiğinde salonda bekleyen tüm avukatlara da çay ısmarlayan, taşrada duruşmasını unuttuğunu tahmin ettiği avukatı telefonla aratıp kendisi adliyeye teşrif edince duruşmasını yapan, avukatlarla birlikte spor karşılaşmaları düzenleyen hakim ve savcılar gördüm.

Bu aslında insan yapısı ile alakalı bir konu diye düşünüyorum.

Ben de yargıçlık yaptığım ve adaylık eğitimi sırasında Ankara' da eğitim aldığım için rahatlıkla söyleyebilirim ki, eğitimimiz boyunca bize asla "genel olarak avukatlara karşı düşmanca tutum sergileme" yolunda bir telkinde bulunan olmadı. Sadece vatandaş ve avukatlarla ilgili olarak bazı dikkat edilmesi gereken konulardan bahsedildi ki sonuçta bu her meslekte olduğu üzere avukatlık mesleğinde de kötü örneklerin bulunabileceği gerçeğine uygun bir durumdur.

Önemli olan karşılıklı olarak önyargıların kırılması diye düşünüyorum. Değilse bundan daha büyük sorunlar yargıçlarla savcıların, yargıç-savcı topluluğu ile adalet müfettişlerinin, onlarla diğer bakanlık teşkilatının, tüm bakanlık teşkilatı ile de yüksek mahkemelerin vs. arasında çıkabiliyor. Dikkat ederseniz genel olarak yüksek mahkeme üyeleri ile avukatlar arasında bu tarz büyüklük kompleksi sorunları yoktur. Zira onlar yaşlanmış ve hayata dair oturmuş bir bakış açısı elde etmişlerdir. Bu tür sorunlar genellikle gençler arasında oluyor. Aynı şekilde harp okulundan yeni çıkan teğmen de kendisini genelkurmay başkanı gibi görüyor fakat genelkurmay başkanı olunca da baya bir mütevazi oluyor vs.

Bir kurmay subay tanıdığımın biraz farklı açıdan da olsa konuya ilişkin olarak söylediklerini hiç unutmam; "harp okulundan çıktığımda kendimi kanun sanıyordum meslekte kıdem kazandıkça öğrendim ki kanun farklıymış". Genç bir savcı da kendisini tüm yargı mensuplarının üzerinde görebiliyor maalesef. Yaşlandıkça anlar elbet neyin ne olduğunu. Hele de "emekli savcı" olunca...

Fakat elbette güzel olan, her meslekte nosyon faktörünün okul ya da eğitim döneminde verilmiş olması. İdeal düzen için gereken de bu tabii ki. Umarım zamanla bu sıkıntıları aşar hukuk sistemimiz.

Çok yazdım biliyorum ama yeri gelmişken bizim savcıların yeri konusunda duyduğum komik bir olayı anlatayım. Malumunuz AB bizim hukuk sistemimizi sıkı denetlemeye çalışıyor. Gelişmesi için ödenek de yolluyor. "Size kürsüleri düzeltmeniz için maliyet bedelini yollayalım ve savcıları kürsüden indirin" demişler. Adalet Bakanlığımız cevap vermiş: "Savcılarımızın yeri Cumhuriyet geleneğidir. Onları indirmemiz sıkıntı doğurur. Onun yerine avukatları kürsü seviyesine çıkaralım".

Gazetede okuduğuma göre doğrudur bu haber herhalde. Avukatların da yukarıda olduğu bir duruşma salonu düşünebiliyor musunuz? Artık vatandaş aşağıdan bakar durur ama "en azından avukatım da orada" diye teselli bulur belki.

Saygılarımla...