Mesajı Okuyun
Old 19-11-2002, 19:33   #1
Hamdi Sırrı Duyguseli

 
Varsayılan Düşmanlık Kuralları

Düşmanlıklardan uzak kalmanın huzuru yaşanmalı...

Düşmanlıklardan uzak kalmak bir ‘’ ihtiyati tedbir ’’ dir.

Bu tedbir ile yaşam kalitemiz yükselir...

Düşmanlıklardan uzak kalmakla, çalışma yaşamı sevimli ve verimli olur... Böylelikle gündelik yaşamın güzelliği göze görünür...

Çiçeklerin açması bile düşmanlıklardan uzak kalmaya bağlıdır. Düşmanlık varken çiçekler açmaz; açsa da göze görünmez...

’Avukat iddia ve savunmasının hukuki yönü ile ilgilidir. Taraflar arasında anlaşmazlığın doğurduğu düşmanlıkların dışında kalmalıdır’’ Bu meslek kuralı meslektaşların huzurunu sağlamaya yöneliktir. Meslek kurallarının en önemlilerinden biridir. Avukatlığı meslek kılan kurallardandır. ‘’Taraf olmak’’ ile ‘’avukat olmak’’ arasındaki büyük farkı göremeyenleri doğruya, güzele, huzura davet etmektedir.

Bu meslek kuralının uygulanabilmesi için avukatın üstlendiği davada çıkarının olmaması gerekir. Düşmanlığın nedeni çıkarlardır.

Müvekkillerde eskiden beri kötü bir eğilim vardır: avukatın davaya gereken özeni göstermesi için vekalet ücretini dava kazanmaya bağlamak isterler; ‘’ şimdi yüzde ellisi, dava kazanıldığında gerisi ’’ biçiminde formüllenen bu yöntem ile torpillenen avukatlar neredeyse davaya ‘’ taraf ‘’ olmaktadır. Bu pazarlık yöntemi meslek kurallarına aykırı görülmese de düşmanlıklardan uzak kalmaya bir engeldir. Müvekkilin davasını kazanması ya da kaybetmesinin sonuçları avukatın çıkarı ile bu kadar içli dışlı olduğunda avukatın kendini düşmanlıklardan uzak tutması zorlaşır. Dava konusu değer ne kadar büyükse düşmanlık da o kadar büyük olur. Örneğin 20 trilyonluk bir dava bir avukatın uykularını kaçırır.

Bu durumda avukat ‘’müvekkilinin çıkarlarını koruyan, onurlu bilge kişi’’ olmaktan çıkmakta; ‘’kendi çıkarları için müvekkili ile adi ortaklık kuran, savaşan düşman’’ konumuna düşmektedir.

Avukatlık ücreti avukatın emeğinin karşılığıdır. Bu emeği veren avukat dava kazanılsa da kaybedilse de emeğinin karşılığını hak eder.

Avukatlıkta pek çok tuzak vardır. Bu tuzaklara düşmemenin tek yolu meslek kurallarına uygun yürümektir. Tuzağa düşen avukata kimse acımaz; avukatların her şeyi bildiği, bilebileceği sanılır. Belki de öyledir...
Ama ‘’ bilmek: uygulayabilmektir ’’ En azından meslek kuralları bilinmelidir.

Zaten para kazanamıyoruz bari huzurumuzu kaybetmeyelim.

Meslek çiçekli olursa yaşam zevkli olur.