Mesajı Okuyun
Old 26-03-2013, 12:49   #11
Av. Tevrat DURAN

 
Varsayılan

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 15.12.2010 tarih Esas No: 2010/5-662 Karar No: 2010/651 sayılı ilamı ile uzun yıllar programa alınmayan imar planının fiilen hayata geçirilmemesi nedeniyle kamulaştırma ya da takas cihetine gitmeyen İdarelerce, okul alanı ,yeşil alan olarak imar planlarında yer almasına rağmen idarenin pasif ve suskun kalarak ve imar uygulaması yapmayarak taşınmaza müdahale edildiği; bu haliyle İdarenin eyleminin, mülkiyet hakkının özüne dokunan ve onu ortadan kaldıran bir niteliğe sahip bulunan kamulaştırmasız el koyma olgusunun varlığı için yeterli bulmuştur. Bu karar çok yerinde adaletli bir içtihat iken Uyuşmazlık Mahkemesi'nin hukuki el atma hallerinde idari yargının görevli olduğu yönündeki kararı ekşi limon gibi Yargıtay kararının tadını bozmuştur. (Bazıları ekşi sever; Kamu İdareleri gibi)
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi yerel mahkemede davalı idarenin yerel mahkemenin görevsizlik talebinin reddi kararını Uyuşmazlık Mahkemesi önüne götürmesi halinde yargı yolu bakımından görevsizlik kararı vermektedir bu doğru. Fakat yerel mahkemede idare görev uyuşmazlığı çıkarmamış ise Yargıtay somut dosya içeriğine göre kararını vermektedir. Bu yönde yeni bir Yargıtay 5. HD kararı okudum. Dolayısıyla Yargıtay ; Uyuşmazlık Mahkemesi'nin idari yargı yolu kararını ilke kararı olarak kabul edip her dosyada idari yargı görevlidir diye dosyayı geri göndermemektedir. Bu noktada umutsuzluğa düşmemek gerekir.
idari yargı yolunun görevli olduğu kabulüne göre ise 4. yargı paketi ile idari yargıda 1 defaya mahsus talebin artırılması yani ıslah hakkının getirileceğini okumuştum. Yasalaşması halinde idari yargıdaki ıslah vs. sorunların çözümlenebileceğini düşünüyorum.Fakat idari yargının taşınmazın bedelinin tamamına hükmedeceğine ilişkin kaygı taşıyorum.