Aslında ne vahim bir konuyu tartışmışız,yeni haberim olmuş... Aldatma-aldatılma...vs hastalıklı demeyim durumuna göre bazen zayıf kişilerin bazen de sorunlu ailelerin ürünü bence..

Ailenin kişideki yorumu önemli olan. bir aileye sahip olmak erkek için toplumda gösterebileceği çocuklar ve (gerçekten kaba olucak ama) cinsi ihtiyaçlarını her talebinde karşılayabileceği bir kaynağa sahip olmaktan ibaret ise; aldatma bu erkek için cinsi dürtü haricinde etrafta arzulanabilir bir bayanı da etkileyebilmek gayesinden ibarettir. (bu adam eşine kendisini ifade edebileceği ortamı inatla vermez-onu küçük görür ve kendi gözündeki gibi olduğunu düşündüğü bu bayanı daimi mutsuzluğa mahkum eder. zaafiyet aslen kendisindedir.)

İkinci olasılık ailede pasif/kendini ve talebini ifade edemiyen erkeğin halidir. kendine güveni yoktur. eşinin karakteri altında ezilir. makul olma çabasındadır. ama içinde eşine karşı öfkelidir bunu gizlice-hatta ustalıkla aldatarak yenmeye çalışır.

diğeri ise pek çok standartın üzerinde bir eşe sahiptir. her nasılsa zamanla hayatın rutinleştiğini düşünür değişik zevklerin peşine düşer. doyumsuzluk/dolayısı ile mutsuzluk bu olsa gerek ...

üç ihtimalin de birleştiği nokta sevmeyi bilmemek benceee. seven aldatmaz. kadınları sevgide aldatınca kaybedersiniz. kadın güvensizleşir erkek ise kadın gözündeki o ulvi değerini yitirir. buyrun ağrısız boşayalım......