Mesajı Okuyun
Old 12-05-2010, 15:38   #2
Levent Cirit

 
Varsayılan

Burada hemşire, doktora karşı bir kamu görevi görmediğinden sadece alenen hakaret suçunun mevcut olduğu kanısındayım.Sanırım aşağıdaki kararın size yardımı dokunur.

T.C. YARGITAY
4.Ceza Dairesi

Esas: 2008/3635
Karar: 2008/8577
Karar Tarihi: 06.05.2008

ÖZET: Kanunda nitelikli hakaret durumunda verilmesi öngörülen en az bir yıl cezanın adli para cezası mı yoksa hapis cezası mı olduğu açık olmamakla birlikte kanundaki bir yıl ibaresinden adli para cezası ve hapis cezasının anlaşılması gerekir. Kanunda hakaret suçuna ilişkin ceza adli para ya da hapis cezası seçimlik olarak öngörülmüştür. Suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez. Suçun nitelikli hallerine ilişkin kanun hükmünün en az bir yıl hapis cezası olarak anlaşılması gerektiğinin ileri sürülmesi halinde, bu bir zorunluluk olarak kabul edildiğine göre, alt sınırdan bir yıl olarak belirlenen hapis cezasının adli para cezasına çevrilebilmesinin olanaklı olduğunu düşünmek gerekir. Sonuç hapis cezasının paraya çevrilebilmesi olanaklı ise önce hapis cezası verip sonra bu cezayı paraya çevirmek yerine doğrudan adli para cezasına hükmedilmesi yasal ve hukuka uygundur.

(5237 S. K. m. 50, 52, 62, 73, 125, 131) (5271 S. K. m. 223, 309)

Dava: Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret suçundan sanık A.G'ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1-3a, 125/4, 62, 52. maddeleri gereğince 7000.00 Yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, Niğde Sulh Ceza Mahkemesinin 06.02.2007 tarihli ve 2007/164, 2007/103 karar sayılı kararının Adalet Bakanlığınca 07.02.2008 gün ve 8006 sayılı yazı ile yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03.03.2008 gün ve 2008/35109 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Daireye gönderilmekle incelendi:

Tebliğnamede <5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/1. maddesindeki <Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırgan kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır.> şeklindeki düzenleme ile, aynı maddenin 3. fıkrasındaki hakaret suçunun kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz hükmü karşısında, somut olayda sanığın emniyet müdürlüğü önünde nöbet tutan ve kendisine karşı bir görev ifa etmeyen polis memuruna <yata yata para kazanıyorsunuz, şerefsizler> diyerek hakaret etmesinin bir görevinden dolayı değil, görev sırasında gerçekleştiği, 5237 sayılı Kanunun 125/3. maddesinin ise görevden dolayı olmayan hakaret eylemlerinde uygulanmayacağının gözetilmemesinde isabet görülmemiştir> denilmektedir.

Gereği görüşüldü;

Karar: 5237 sayılı TCY’nın 125/1. maddesi <Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.>

Aynı maddenin 3. fıkrasında ise, <Hakaret suçunun;

a) Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı,

b) Dinî, siyasî, sosyal, felsefi inanç, düşünce ve kanaatlerini açıklamasından, değiştirmesinden, yaymaya çalışmasından, mensup olduğu dinin emir ve yasaklarına uygun davranmasından dolayı,

c) Kişinin mensup bulunduğu dine göre kutsal sayılan değerlerden bahisle,

İşlenmesi hâlinde, cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz.>

TCY’nın 131/1. maddesinde ise <Kamu görevlisine karşı görevinden dolayı işlenen hariç; hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulması, mağdurun şikâyetine bağlıdır.> hükmü düzenlenmiştir.

1- TCY’nın 125. madde metninde nitelikli hakaret durumunda verilmesi öngörülen en az bir yıl cezanın adli para cezası mı yoksa hapis cezası mı olduğu açık olmamakla birlikte hükümdeki <bir yıl> ibaresinden adli para cezası ve hapis cezasının anlaşılması gerekir.

Maddenin 1. fıkrasında hakaret suçuna ilişkin ceza adli para ya da hapis cezası seçimlik olarak öngörülmüştür.

TCY’nın 50/2. maddesi uyarınca <suç tanımında hapis cezası ile adlî para cezasının seçenek olarak öngörüldüğü hâllerde, hapis cezasına hükmedilmişse; bu ceza artık adlî para cezasına çevrilmez.>

Suçun nitelikli hallerine ilişkin 3. fıkrasındaki hükmün en az bir yıl hapis cezası olarak anlaşılması gerektiğinin ileri sürülmesi halinde, bu bir zorunluluk olarak kabul edildiğine göre, alt sınırdan 1 yıl olarak belirlenen hapis cezasının adli para cezasına çevrilebilmesinin olanaklı olduğunu düşünmek gerekir. Bu durum TCY’nın 50/2. maddesi gereği engellenemez. Dolayısıyla sonuç hapis cezasının paraya çevrilebilmesi olanaklı ise önce hapis cezası verip sonra bu cezayı paraya çevirmek yerine, 1. fıkra uyarınca doğrudan adli para cezasına hükmedilmesi yasal ve hukuka uygundur.

2- Sanığın emniyet müdürlüğü önünde nöbet tutan ve kendisine karşı bir görev ifa etmeyen polis memuruna <yata yata para kazanıyorsunuz şerefsizler> diyerek hakaret etmesinin bir görevden dolayı değil, görev sırasında gerçekleşmesi karşısında TCY’nın 125/3. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemiş olması hukuka aykırıdır.

Sonuç: Açıklanan nedenlerle, Yargıtay C. Başsavcılığının tebliğnamelerindeki görüş yerinde bulunduğundan, Niğde Sulh Ceza Mahkemesinin 06.02.2007 tarih ve 2007/164-103 sayılı kararının CYY’nın 309. maddesi uyarınca Yasa Yararına Bozulmasına, ancak yakınan K.E. 2.2.2007 havale tarihli dilekçesi ile şikayetinden vazgeçtiğinden sanık hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCY’nın 73/1, 131/1 ve 5271 sayılı CYY’nın 223/8., 309/4-c maddesi uyarınca düşürülmesine 06.05.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları