Mesajı Okuyun
Old 05-07-2008, 23:18   #56
av.arpay

 
Varsayılan

Arkadaşlar gayet samimi bir şekilde hislerini açıklamışlar. Ben de biraz fiili duruma göre düşüncelerimi paylaşmak istedim.Bence Avukatların en önemli sorunu ekonomik sorunlardır.(iyi kazananlar da dahil olmak üzere )..Mesleğin itibarı, yaşam kalitesi,insanların avukatlara bakışı vs. hususlar ekonomik rahatlıkla doğrudan ilgilidir.Bu anlamda bu sorunun ortadan kalkması halinde mesleğimizin bir kamu hizmeti olduğunu daha sık hatırlarız diye düşünüyorum.Ancak, her nedense hukukçu olmamıza ve bir çok yasanın lehimize olmasına rağmen, başkalarının sorunlarını çözerken kendi sorunumuza 'terzi kendi söküğünü dikemez' deyişini haklı çıkarırcasına bir çare bulamıyoruz.Mesela, Asgari tarifeleri mesleki dayanışma içerisinde uygulayamıyoruz. CMK ücretleri ortada... aylarca ödeme yapılmamasına rağmen alacağımızı tahsil edemiyoruz. Asgari tarifenin altında ücret kararlaştırılamaz hükmüne rağmen komik cmk ücretlerine ses çıkarmıyoruz.(ya da sadece ses çıkarıyoruz ama sesimizi duyuramıyoruz.). Bir çoğumuz işleri yetiştiremiyoruz. Acaba süreyi kaçırdık mı diye uyuyamıyoruz.O kadar çok yapılacak işimiz var ki stresten unutkanlık vs. sağlık sorunlarıyla uğraşıyoruz. Oysa ki tarifelerdeki ücretlerin gayet makul olduğunu düşünüyorum. Örneğin Bir avukat ayda iki adet dava alsa ve 10.000 ytl değerinde bir icra takibi sonuçlandırsa eline yaklaşık 5000 ytl para geçmesi gerekir. Bu kadar yoğunlukta gerisini siz düşünün Oysa ki iki adet dava ve bir icra takibi ne kadar mesai alır ve nekadar stres yaratabilir. Demek ki emeğimizin karşılığını alamıyoruz. (Şimdi konuşacaklarımız, san'atın daha temiz, daha temiz, daha rahat ve daha verimli yapılması için ne gibi şeylerin gerek olduğuna, nasıl hareket edilmesi icap ettiğine dairdir. Yani biraz da maddî taraf. Baroya ayak atarken bunları bize toptan söyliyen olmadı. Bir kitapta da yazılmış görmedik. Adliye sarayında eski bir üstattan konuşma esnasında tesadüfen işittiğimiz bir söz, Öteki birinden duyduğumuz bir şikâyet ve bir figan, Disiplin Meclisinde geçen bir vak'a, bir kıvılcım... Nihayet yirmi iki senelik bir tecrübe bunları bize öğretti. Nice arkadaşlar biliriz ki işin değil fakat angariyenin çokluğundan ve kazancın azlığından şikâyet ederler. Kıymetli zamanları, hattâ sıhhatleri şunun elinde oyuncaktır. Zayıf iradeli olduklarından kendilerini bedava kullandırır, iş sahiplerinin esirleri derecesine düşürürler. Hülâsa rahat yüzü görmezler ve yarınlarından emin değildirler. Bu gizli fasılda konuşmak istediğimiz şeyler, mesleğinize, haysiyetinize toz kondurmamak, sıhhatinizi bozmamak, yazıhanenizi kapayıp ta çıktığınız zaman geniş bir nefes almak, yarını düşünmiyerek yemek masasında karınız ve çocuklarınızla kedersiz ve neş'eli bir yemek yemek, geceleri rahatça bir uyku uyumak ve ertesi günü korkusuz ve sağlam, işinize başlayabilmek için lâzım gördüğüm şeylerdir.)(Genç Avukatlarla Gizli Konuşmalar” Av. Ali Haydar Özkent'in “Avukatın Kitabı” adlı eserinden alınmıştır)Hatır işi, akraba... angarya(!) vs. işlerle uğraşıyoruz. Özellikle icra takipleri bence bu hususta çok önemli... Yanlış söylüyorsam düzeltin ama sanırım hemen hemen her meslektaşım bir yıllık süreç içerisinde onlarca icra takibi açmaktadır. hatta bazıları oldukça yüksek miktarlıdır.İcra takibi açılır.(masrafları alınarak!!!!)Ödeme emri çıkartılır. İtiraz varsa dava açılır.hacze gidilir. Tehditler, stres vs. meşakkatlı bir süreç... Dosyayı tahsil edemediniz.. O kadar emek boşa gitti.. stresi , sorumluluğu da cabası.. Dosyayı düşürmemeniz lazım.. Sürekli müvekkili bilgilendirmek lazım.. Vekalet ücreti ne oldu.. Karşı vekalet ücretini alamadınız..Müvekkilden almanız lazım....gerisini biliyorsunuz. yıl sonu itibari ile açmış olduğumuz icra takipleri nedeniyle karşı taraftan ve müvekkilden alınması gereken ücretleri hesaplarsak neden işleri yetiştiremediğimizi, neden bu kadar stresli olduğumuzu ve neden sıkıntıda olduğumuzu anlarız sanıyorum.. Acaba diyorum ,baro pulu olmadan nasıl takip veya dava açamıyorsak vekalet ücretinin tamamını veya bir kısmının ödendiğine dair belge olmadan da dava ve icra takibi açılamamalı mı diye düşünüyorum bazen.. Hem böylece havuz yolu ile bir kısmı kesilip bütün meslektaşlara dağıtılabilir.Bütün meslekdaşlar asgari bir refaha kavuşur. yoksa sanırım hak ettiğimiz ücretleri bu gidişle bir türlü alamayacağız.Mevzuatın lehimize getirmiş olduğu bir çok hükme rağmen.... Saygılarımla...