Mesajı Okuyun
Old 17-06-2008, 14:42   #6
avfatih

 
Varsayılan

T.C.YARGITAYHUKUK DAİRESİ 3
Esas No.2004/10451Karar No.2004/10197Tarihi30.09.2004
4721-TÜRK MEDENİ KANUNU (MK)/175/178/182
NAFAKANIN ARTIRILMASI VEYA EKSİLTİLMESİNE İLİŞKİN TALEPLER BOŞANMADAN DOĞAN DAVALAR İÇİN ÖNGÖRÜLMÜŞ OLAN BİR YILLIK ZAMANAŞIMI SÜRESİNE TABİ DEĞİLDİR
ÖZETDAVA, NAFAKANIN EKSİLTİLMESİ TALEBİNE İLİŞKİNDİR. 4721 SAYILI TMK'NUN 178. MADDESİNE GÖRE, EVLİLİĞİN BOŞANMA SEBEBİYLE SONA ERMESİNDEN DOĞAN DAVA HAKLARI, BOŞANMA HÜKMÜNÜN KESİNLEŞMESİNDEN İTİBAREN BİR YIL GEÇMEKLE ZAMANAŞIMINA UĞRAR. ANCAK NAFAKANIN ARTIRILMASI VEYA EKSİLTİLMESİNE İLİŞKİN DAVALAR, ANILAN MADDE KAPSAMINDA DEĞİLDİR. BUNA RAĞMEN ZAMANAŞIMI NEDENİYLE DAVANIN REDDİ USUL VE YASAYA AYKIRIDIR
Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Yargıtay Kararı
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.
Davacı vekili dilekçesinde, müvekkilinin davalıdan anlaşmalı boşanma sonucunda boşandıklarını, boşanma davasına sunulan protokol gereğince davalı eş için 100.000.000.-TL yoksulluk nafakası" ile, müşterek çocuk için 100.000.000.-TL iştirak nafakası kararlaştırıldığını, gene aynı protokolün 3. maddesinde her yılın bir mayıs tarihinde bu nafakalara % 70 oranında zam yapılacağının öngörüldüğü, davalı tarafa bu artış şartı gereğince 1.125.000.000.-TL ödeme yaptıklarını, beyan ederek, sözleşmenin 3. maddesinin mutlak butlan ile batıl olduğunun tespiti ile, ödenen 1.125.000.000.-TL yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece boşanma kararının kesinleşme tarihinden itibaren 1 yıldan fazla süre geçtiğinden, davanın zamanaşımı nedeni ile reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir.
TMK'nun 178. maddesinde, bir yıllık zamanaşımı süresi öngörülmüştür. Maddeye göre, evliliğin boşanma sebebi ile sona ermesinden doğan dava hakları, boşanma hükmünün kesinleşmesinin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.
Ancak dava konusu uyuşmazlık, önceki davada kabul edilen nafakanın eksiltilmesi talebine ilişkin olup, MK'nun 178. maddesinde ifadesini bulan boşanmadan doğan bir dava hakkı niteliğinde değildir. Nafakanın arttırılması ve eksiltilmesine ilişkin talepler ise, TMK'nun 4. maddesinde öngörülen "hakkaniyet" ölçüleri dahilinde incelenmelidir.
O halde mahkemece, işin esasına girilerek davaya bakılması gerekirken,.yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı olduğu şekilde zamanaşımı nedeni ile davanın reddine karar verilmiş olması" doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.