Mesajı Okuyun
Old 10-11-2008, 03:19   #3
Av.H.YALÇIN

 
Olumlu

Alıntı:
Yazan anti-leviathan
Anayasa Madde: 56: ' Herkes sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir.
Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek Devletin ve vatandaşların ödevidir. '

Bu hüküm, Çevre Hukukunun anayasal temelini oluşturmaktadır. Temel haklarla ilgisi, bir boyutuyla zorunlu olarak insan hakları ile ilgisine dayanır.
Çevre hakkı, öyle bir haktır ki özelliği gereği bilgilendirme ve katılım aşamaları olmadan kullanılamayacak bir haktır.
Bu özelliklerinden dolayı, Çevre Hakkı Anayasa'da düzenlenmesin diyenler var. ( Ancak bunlar bu hakka inanan ve bu nedenle endişe eden kimseler ) Bu iddialarının sebeplerini ise şöyle ifade etmektedirler:

1) Diğer insan hakları ile alışılmış klasik yaklaşımlar, bu hakka da uygulanmak istenir. Oysa çevre hakkı, birçok yönü ile diğer haklardan farklıdır. Bu farklı niteliğini gözden kaçırmamak ve alışılmış uygulamalara gitmemek için bu hak, Anayasada yer almasın.

2) Anayasada yer aldığı zaman diğer haklarla ve onların menfaat alanıyla çatışma içine girecektir. Diğer hakların menfaat alanının çatışması, faaliyet alanını daraltacaktır. Örneğin; 'yerleşme özgürlüğü' ile 'mülkiyet' çatışacaktır, bu çok açık.

Çevre Hakkı çoğu anayasada yer almaz. En tipik örnekleri: İspanyol ve Portekiz Anayasaları'dır.

56. maddenin çevre hakkını düzenlediğini söylüyoruz; ancak biraz ihtiyatlı olmakta fayda var;çünkü böyle bir haktan söz edilmiyor.
56. maddenin çevre hakkından değil, çevre ile ilgili bir yaşama hakkından bahsettiğini söyleyebilir miyiz?
Bu durumda çevre hakkını yaşam hakkından bağımsız mütalaa edemeyecek miyiz?


Diğer bir soru da şu:
Çevre hakkının öznesi kim?
Bu hakkın sahibi, kullanıcısı mı?
Toplum mu?
Bütün canlılar mı?
Kullanabilecek olanlar mı?
Cansız varlıklar da bunlara dahil mi?
Dahil ise bu haklarını nasıl dile getirecekler?
Diyelim Hayvan Hakları Kanunu çıktı, bu hayvanların haklarını kim dile getirecek?
Gelecek kuşaklar, bu hakkın öznelerinden biri sayılabilir mi?

öznesi kim bu hakkın?
Anayasa, ' herkes' diyor,
Çevre Kanunu, ' vatandaş' diyor.

Onların sesi olarak insan olarak elbette biz. İmdat diyemediklerine göre; biz de en üstün canlılar olduğumuzu iddia eden insan türüne mensup olduğumuza ve hukukçu olduğumuza göre biz dile getireceğiz doğal olarak. Ama işin acı yanı kendi türümüze karşı " kediyi öldürmeyin, köpeğe tecavüz etmeyin, atları yakmayın, tavşanı yüzmeyin, ezmeyin vs..." demek biraz utanç verici oluyor. Hayvanlar konuşamıyor.. Oysa insanlar konuşuyor. Ve biz hep bunları konuşacağız. Hayvan Hakları Komisyonumuz çalışmalarına devam ediyor arkadaşlar. Yasal anlamda katkılarınıza ve önerilere açığız.