Mesajı Okuyun
Old 07-05-2011, 14:34   #107
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Tüm ilk mesajdan son mesajına kadar kelime kelime cümle cümle okudum. Herkesin kafasında oluşan fikir bir noktada hakaret unsurunun oluşmadığı şeklinde.

Buna dayanak olarak söylenmek istenen şeyin söylenenle aynı olmadığı belirtilmiştir. FAKAT yazılan hiç bir cevap mesajında (Av. Ömer KAVİLİ'nin duruşma tutanaklarını eklediği mesajlar hariç) iddianameye dayanak duruşma tutanağının hakim tarafından yazıldığı gerçeğidir. Bu hususu Sayın KAVİLİ Ağır Ceza Yargılamasında özellikle belirtiyor;

"
SANIK ÖMER KAVİLİDEN kendisine atılı " Devletten maaş alması dışında başka hiçbir özelliği olmayan iddia makamı yerinde oturuyor " şeklinde bir beyanda bulunup bulunmadığı hususunu açıklaması istendi:

O gün bizim hukukun kürsü eli ile çiğnenmesi karşısında söylediğiniz çok sözler olmuştur. Ancak bizim söylediğimiz sözler mahkemenin yargıcı tarafından hem de kanunen yetkisi olmadığı halde zabıt katibine yazdırtılmıştır. Zabıt katibinin yazdığı tutanakta bu sözler yer almakta ise de bu sözler bu haliyle bizim tarafımızdan söylenmiş sözler değildir. Tutanaktaki sözler tutanağı yetkisiz şekilde yazdırtan o mahkemenin yargıcına aittir. Bizim söylediğimiz sözler daha başkadır. Bizim söylediklerinizin tamamına bakıldığında bu husus açıkça görülmektedir..."

O duruşma zaptına geçen ifadenin tarafsız ve birebir olduğunu söylemek makul bir insan açısından mümkün değildir.

Keza bu hususu duruşmada hazır zabıt katibide ikrar etmiştir. Zapta geçen ifadelerin hakim tarafından yazdırıldığını beyan etmiştir.

Şahsım adına belirtmek isterim ki söz konusu yargılama sonucu Sayın Ömer KAVİLİ beraat etmeyecekse eğer SIRF O BU TAVRIN CEZASINI ÇEKMESİN DİYE MÜMKÜN OLSA CEZAYI BEN ÜSTLENİRDİM.

Ama inanıyorum ki bu olay neticesinde beraat beklenilen ve tecelli edecek olandır.

Ve eğer ki yine de beraat çıkmaz ise bu yıl olmadı önümüzdeki yıllarda yargılamanın HGK tarafından net bir karara bağlanacağı kanısındayım.

Kim bilir belki de bu olay Adalet Bakanlığı hatta TBMM tarafından ele alınır.

Haddimi aşmamış olmayı umarak belirtmek isterim ki;
-Savcı, Hakim olmak insanüstü-olağanüstü vasıf sahibi olunduğu anlamına gelmez.
-Savcı Kürsüden inmelidir.
-Avukatlar karar ve yemin harici ayakta durmaya DAVET bile edilemez.
-Zabıt katibi yazılması isteneni yazmakla değil duruşmada duyduğunu gördüğünü yazmakla mükelleftir.
***Teknolojik imkanların arttığı bu devirde her mahkemede ses ve görüntü kaydı yapan sistem yeralmalıdır.

Yargıda Reform Şart.