Mesajı Okuyun
Old 09-09-2006, 01:38   #7
Gemici

 
Varsayılan

Alıntı:
Eve gelince muvekkilim bir silah zoruyla sozlesmeyi imzalamis bunun delilleri ortada ama soyle bir problem var bir yillik hak dusurucu surede itirazini belirtmemis tabi bu bir Darling Vertrag ve bundan oyle kolay kolay kurtulmak olmaz bizde bu kisinin aslinda kaynagini kesmeyi planliyoruz yani savciligin isin aslini cikartmasini istiyoruz aslinda bu evin taksidini odemezse bizim isimize gelecek cunku Vertrag kendiliginden kundigung olacak ve en azindan borc kalacak ev satilacak ve geri kalan borcta muvekkilin hic bir seyi olmadigi icin haczi kabil olmayacak.
...

Müvekkiliniz evin alımı için imzalanan mukaveleyi noter huzurunda imzalamıştır. Noter huzurunda imzalanan sözleşmede, imzayı rızası dışında attığını ispat etmesi olanaksız bir yerde. Bankada imzalanan kredi sözleşmelerinde durum biraz değişik. Anayasa Mahkemesinin 1994 yılında aldığı ve yargıtayın son zamanlardaki ugulamasına göre, eş ve çocukların, belirli şartlar altında sözleşmeden doğan mükellefiyetten kurtulma olanakları var; Bütün mesele durumu ve bankanın bunu bildiğini(evliliği ve kadının erkeğe bağımlı olduğunu ve imzayı baskı altında attığını) isbat edebilmekte.

Müvekkiliniz sadece kredi borcunu mu üstlenmiş, yoksa evde bir hissesi, var mı?

Evin borcun ödenmemesinden dolayı cebri icra yoluyla satılmasının müvekkilinize herhangi bir faydasının olacağını düşünmüyorum. Evin değeri ne kadar, borcun ne kadarı ödenmiş bilmiyorum. Müvekkiliniz eve ipotek koydurtabilir. Adamın günün birinde banka borcunu ödeyip evin gerçek sahibi olabileceğini düşünürsek, müvekkiliniz ipotek üzerinden nafaka alacağını elde eder diyeceğim ama böyle bir düşünce hayalden başka birşey getirmez. Çünkü son on onbeş yıl içinde Almanya'da ev alanların hepsi bir süre sonra evi zararına satmak zorunda kaldı, Kısacası ev ve dairelerde bir değer artması yok.

Doğrusunu isterseniz savcılığa yaptığınız şikayetlerden bir sonuç çıkabileceğini de zannetmiyorum. Bir sonuç çıksa bile müvekkilinize bir faydası olmaz; O boşuna para harcamış olur, siz hayal kırıklığına uğrarsınız.

Savcılığın şikayetinize şimdiye kadar neden bir cevap vermediğini bilemiyeceğim. İlk mesajınızda adsız bir şikayetten bahsediyorsunuz, şimdi kast ettiğiniz şikayet buysa, savcılık böyle bir şikayeti ne ölçüde ciddiye alır bilemiyorum. Belki de bir karalama düşüncesiyle işleme bile koymaz.

Benim düşünceme göre yapabileceğiniz en iyi şey, belki de yaptınız bilmiyorum yazdıklarınızdan tam olarak çıkaramadım, icra memuruna başvurup adamın mal beyanında(eidesstaatliche Versicherung)bulunması için bir dilekçe vermek. Adamın mal beyanı evraklarına vereceği cevaplar kendisi için bağlayıcıdır. Yalan beyanda bulunması suçtur. Mal beyanın da bir hilesini yakalarsanız, şikayet edebilirsiniz.

Diğer taraftan adamın kapsının önündeki bir arabanın resminin çekildiğini ve resimdeki plakanın adamın verdiği plakaya uymadığını söylüyorsunuz; Zulassungsstelle'den(araba kayıt ve ruhsat yeri) arabanın kimin adına kayıtlı olduğuna dair elinizde herhangi bir belge var mı?

Saygılarımla