Mesajı Okuyun
Old 26-04-2007, 17:57   #18
av.medine

 
Varsayılan

Benim görüşüme karşı olan arkadaşlarım lütfen incelesindler .

Temyiz edilebilen kararlar
(DEĞİŞİK MADDE KANUN NO:5236/16 RGT:07.10.2004 RG NO: 25606) (YÜRL. T:1 Haziran 2005)
MADDE 427 - Bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinden verilen temyizi kabil nihai kararlar ile hakem kararlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren onbeş gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir; bu süre, 8.1.1943 tarihli ve 4353 sayılı Kanuna tabi kamu kurumları hakkında otuz gündür.
Davada haklı çıkmış olan taraf da hukuki yararı bulunmak şartıyla temyiz yoluna başvurabilir.

Temyiz dilekçesi
(DEĞİŞİK MADDE KANUN NO:5236/16 RGT:07.10.2004 RG NO: 25606) (YÜRL. T:1 Haziran 2005)
MADDE 430 - Temyiz, dilekçeyle yapılır ve dilekçeye karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenir.
Temyiz dilekçesinde aşağıdaki hususlar bulunur:
1. Temyiz eden ile karşı tarafın davadaki sıfatları, adı, soyadı ve adresleri.
2. Bunların varsa yasal temsilci ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri.
3. Temyiz edilen kararın hangi bölge adliye mahkemesi hukuk dairesinden verilmiş olduğu, tarihi ve sayısı.
4. Yargıtayın bozma kararı üzerine, bozmaya uygun olarak ilk derece mahkemesince verilen yeni kararın veya direnme kararına karşı temyizde direnme kararının, hangi mahkemeye ait olduğu, tarihi ve sayısı.
5. İlamın temyiz edene tebliğ edildiği tarih.
6. Kararın özeti.
7. Temyiz sebepleri ve gerekçesi.
8. Duruşma istenmesi halinde bu istek.
9. Temyiz edenin veya varsa yasal temsilci yahut vekilinin imzası.
Temyiz dilekçesi, temyiz edenin kimliği ve imzasıyla temyiz olunan kararı yeteri kadar belli edecek kayıtları taşıması halinde, diğer şartlar bulunmasa bile reddolunmayıp temyiz incelemesi yapılır.

Sayın meslekdaşlarım ; biz hukukçular yaptığımız her işlemi kanunlara dayandırmıyor muyuz, HUMK gereği usul hukuku yargılamada kullanılmıyor mu ? İlgili kanunlar kararın temyizi için TEBLİĞİ şart koşuyor. Tamam bizler bu görüşe katımayabiliriz veya bu konuda alternatif görüşlerimiz olabilir ama kanun maddesi açık ve net ; kararın temyizi için KARARIN TEBLİĞİ ŞART diyor . Tebliğ ne şekilde olur ?Gerekçeli kararı okuyup ben kararı tebliğ ettim diyemezsiniz. Usul kuralları buna izin vermez. Kaldı ki; mahkemlerde çoğunlukla kararlar kısa karar olarak veriliyor . Temyiz için asıl gerekli olan gerkeçeli karar , gerekçeli kararı da ancak kararı tebliğ alarak öğrenebiliriz.
Burada TEMYİZ HAKKININ NE ZAMAN DOĞACAĞINI tartışmıyoruz. İsterseniz konuyu başlatan arkadaşın sorusuna tekrar bakalım. Tabiki sayın Bertrand'ın görüşüne katılıyorum.Temyiz hakkı ile bu hakkın kullanılacağı süreyi karıştırmayalım. Fakat hukukta ispat yükümlülüğü gereği ve dahası ilgili kanun metni gereği KARARIN TEBLİĞ TARİHİNİ TEMYİZ dilekçesine yazmak yükümlülüğü mevcut.
Tekrarlamak istiyorum ilgili kanunlar gereği yargılama yapılıyor ise yıkarıdaki kanun metinleri AÇIK VE NET. Ben görüşümde bu hususu belirtiyorm. Onun dışında temyiz hakkı ve kullanılması ile ilgili her türlü hukuki yoruma açığım.
Saygılar