Mesajı Okuyun
Old 24-03-2010, 16:09   #6
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan Teorisi bir tarafa...:)

BK m.13/1: “Tahriri olması icabeden akitlerde, borç deruhte edenlerin imzaları bulunmak lâzımdır.”
Yani yazılı sözleşmelerde: iki tarafa da borç yükleyen sözleşmeler ise her iki tarafın; tek tarafa borç yükleyen sözleşmeler ise borç altına giren kişinin imzası bulunması gerekir. Bildiğimiz üzere iki tarafa borç yükleyen sözleşmelerde işbu yazılı belgenin tek bir yazılı belge ve altının her iki tarafça imzalanmış olması şartı da yoktur. Ayrı yazılı belgeler ve borç altına girenlerin imzasının olması da yeterlidir.
Şimdi örnekte iki tarafa borç yükleyen bir sözleşme vardır (ve bu, elbette yazılı olması şart olmayan bir sözleşme ise de); şayet bu sözleşme yazılı bir sözleşme midir? diye sormak istiyorsak şartı bellidir: İki tarafa ait yazılı belge ve iki tarafın da kendisini borç altına sokan imzası gerektir. Dolayısıyla;

Alıntı:
Yazan Admin
Konuşma özürlü kişi kağıda "şu cep telefonumu 1000-TL'ye satın alır mısın?" yazıp verse ben de "alırım" diye sözlü cevap versem, akit sözlü mü yazılı mı?

örneğinde (pratikte-uygulamada niza çıkması halinde ispata yönelik sorun çıkacağını gözönünde bulundurmak şarttır-diye düşünerek ) icap metni ve icapçının imzası var; kabulün yazılı metni ve imzası yok, bu sözleşmeye yazılıdır diyemeyiz (diye düşünüyorum )
ve;
Alıntı:
Yazan Admin
Konuşma özürlü (ama duyabilen) bir kişi ile beraber otururken, "şu cep telefonunu bana 1000-TL'ye satar mısın?" diye sorsam, o da konuşma özürlü olduğu için önündeki kağıda "satarım" diye yazıp bana verse, akit sözlü mü, yazılı mı?

örneğinde de öncelikle kanaatimce, sizin sorunuz icap değildir; icaba davettir . İcap olduğunu varsayarsak; örnekteki sözleşme iki tarafa borç yükleyen sözleşme olmakla icapçının ve kabul edenin yazılı metnine ve imzasına ihtiyaç duymakla karşınızdaki kişinin "satarım" yazısı ile ortada taraflar arasında yazılı bir sözleşme olduğu iddia edilemez (diye düşünüyorum )

Saygılarımla...