Mesajı Okuyun
Old 02-12-2011, 20:23   #825
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan İstanbul Barosunun, Arabuluculuk Yasa Tasarısı Hakkında Açıklaması.

ARABULUCULUK GELİYOR! HUKUKÇU DAHİ OLMASI ARANMIYOR! MESLEĞİMİZİ, VATANDAŞIN HUKUKUNU KORUMAK İÇİN ŞİMDİ EYLEM ZAMANI…


YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR !



“CÜBBEMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ, ARABULUCULUĞA GEÇİT YOK”

PROTESTO VE BASIN AÇIKLAMASI EYLEMİ



Tarih: 6 Aralık Salı

Yer: İstanbul Conrad Hotel önü (Barbaros Bulvarı)

Arabuluculuk Uygulamaları Uluslararası Çalıştayı

Saat: 11:00




1) Avukatlık Kanunu değişikliği tartışmalarının yapıldığı günlerde, mesleğimize büyük bir saldırı niteliğinde olan ve geçtiğimiz dönemde Baromuzun kararlı direnişi nedeniyle çıkarılamamış olan Arabuluculuk Kanunu Tasarısı bu kez kanunlaşmak üzeredir. Daha önce defalarca dile getirdiğimiz üzere arabuluculuk, yargının iş yükü bahane edilerek avukatlık mesleğine, vatandaşın hak ve hukukuna yönelik bir saldırıdır. Mesleğimiz için bir varlık-yokluk meselesidir.

İstanbul Barosu arabuluculuğa kökten ve ilkesel olarak karşıdır. Çünkü;

-Arabuluculuk, Anayasaya, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu kuralına açıkça aykırıdır. Egemenliğin belirli kişilere ve zümrelere devri niteliğindedir.

- Arabuluculuk zaten olması gerektiği şekilde Avukatlık Kanununun 35/A maddesinde vardır! Bunun adı da “uzlaşma sağlama”dır. O halde getirilmek istenen nedir? Arabuluculuk ile yeni bir meslek (!) türü getirilmektedir. Üstelik tasarıya göre hukukçu olmayan kişilerin de 100 saat hukuk dersi alarak arabulucu olması mümkün olacaktır. Bu, hukuk eğitimini, avukatlık mesleğini küçümsemek, sıradanlaştırmaktır. Bu şekilde AV.’ın yerini “ARB” alacaktır !

- Arabuluculuk, bir yandan mesleğin, meslektaşın iş alanını daraltacak, diğer yandan da hukuka yabancı güçleri egemen kılarak, çok hukukluluk, kadılık , mafya-tarikat-cemaat adaletini yasallaştıracaktır.


2) Görüldüğü gibi bu şekilde düzenlenen arabuluculuk, hem avukatlık mesleğine ve avukatlara, hem de vatandaşa zarar verecek, adalet ve güven duygusunu zedeleyecek, adalete yabancı unsurları davet edecek, gücün egemenliğinin yolunu açacak vahim bir düzenlemedir. Bir başka deyişle:

Arabuluculuk hukukun gücünün, gücün hukuksuzluğuna teslimidir!
Arabuluculuk vatandaşın mafyanın, tarikatların egemenliğine, insafına terk edilmesidir! Tarikat ve mafya hukukunun egemen olmasıdır!
Arabuluculuk mafya ve tarikat adaletinin tavsiyesi, adaletin ise tasfiyesidir!
Arabuluculuk hukukun cübbesinin, başka cübbelere teslimidir!
Arabuluculuk hakkın ve adaletin; gücün, kayırmanın, keyfiliğin insafına terk edilmesidir!
Arabuluculuk, (avukatlar eliyle yapılsa bile) bu alanda kastlaşmayı, tekelleşmeyi, tek- elleşmeyi getirmektir!
Arabuluculuk, adaletin millet adına karar veren yargıdan alınıp, kimin adına karar vereceği belli olmayan ellere teslimidir!
Arabuluculuk, Anayasaya, egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu kuralına açıkça aykırıdır. Yargılama gücünün belirli kişilere ve zümrelere devri niteliğindedir, hukukun ve adaletin özelleştirilmesidir!
Arabuluculuk ARABOZUCULUKTUR !

Bu nedenlerle İstanbul Barosu olarak meslektaşlarımızı cübbelerine, mesleğe, hukuka sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bunun geri dönüşü, telafisi yok !

Bu çerçevede 6 Aralık 2011 Salı günü Adalet Bakanlığı, Türkiye Barolar Birliği ve Birleşmiş Milletler kalkınma Programı (UNDP) tarafından Conrad Otelde düzenlenen Arabuluculuk Uygulamaları Uluslararası Çalıştayı’nda demokratik meşru protesto hakkımızı kullanmak ve basın açıklaması yapmak üzere toplanacağız.

Tüm meslektaşlarımızı eyleme çağırıyoruz. Bekliyoruz. Birlikte güçlüyüz.

Yarın çok geç olabilir !

İSTANBUL BAROSU BAŞKANLIĞI