Mesajı Okuyun
Old 18-10-2019, 10:01   #4
Av. Musa TAÇYILDIZ

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Suat
Sayın Taçyıldız,
Öncelikle davanızı hangi mahkemede açacaksınız..
Zira emsal kararda da belirtildiği üzere............5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1 inci maddesine göre, iş mahkemelerinin görevi “İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya işKanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi”dir. İşçisıfatını taşımayan kişinin talepleriyle ilgili davanın, iş mahkemesi yerine genel görevli mahkemelerdegörülmesi gerekir........

Emsal kararda alacaklı olan kişi işveren vekili - müdür- olduğundan iş mahkemeleri görevli kabul edilmiş ama olayınızda böyle bir durum da yok. Bu sıkıntı..
Ayrıca davanızı iş mahkemesinde değil genel mahkemelerde açarsanız iş mahkemesinin ispata yönelik avantajlarından-tanık dinletme gibi- bu denli kolay yararlanabilecek misiniz...

Davanız mevcut takibe karşı, takipten sonra açılan menfi tespit davası olacağından davalı taraf takibin alacaklısı olan taraf olacaktır.


Meslektaşım öncelikle yanıtınız için teşekkürler.

Davayı iş mahkemesinde açacağım yoksa ispatlamam mümkün değil. Aksi halde zaten kendi tezime aykırı düşmüş olurum ve genel mahkemede açarsam davayı en başta kaybederim.

Başka birçok karara da baktım ve sadece yukarıdakini paylaştım. Genel görüş iş mahkemesinde açılması yönünde.

Alacaklı şahsın şirketteki durumunu bilmemekle birlikte; Elimizdeki deliller
1- Müvekkilin işe giriş tarihi ile senedin düzenlenme tarihi aynı gün.
2- Aynı şekilde icra açılmış başka bir işçi de var.
3- İşçiye çekilen ihtardaki vekil ile senedi icraya koyan vekil meslektaş aynı kişi.
4- Alacaklı şirket yetkilisi olduğu söylenen kişinin bağlantısını bilmemekle birlikte; şirket müdürünün soyadı ile bu kişinin soyadı aynı.
Tüm bunların yanında şahitler de şirket yetkilisi olduğunu söyleyeceklerdir. Tabi sgk kayıtlarını da isteteceğim