Mesajı Okuyun
Old 31-01-2013, 11:33   #3
SHODAN

 
Varsayılan

Alıntı:


Adi ve rehinli alacakların sırası:


Madde 206 – (Değişik: 3/7/1940 - 3890/1 md.)


Alacakları rehinli olan alacaklıların satış tutarı üzerinde, gümrük resmi ve
akar vergisi gibi Devlet tekliflerinden muayyen eşya ve akardan alınması lazım
gelen resim ve vergi o akar veya eşya bedelinden istifa olunduktan sonra rüçhan
hakları vardır.


Bir alacak birden ziyade rehinle temin edilmiş ise satış tutarı borca mahsup
edilirken her rehinin idare ve satış masrafı ve bu rehinlerden bir kısmı ile
temin edilmiş başka alacaklar da





varsa
bunlar nazara alınıp paylaştırmada lazım gelen tenacübe riayet edilir.



Alacakları taşınmaz rehniyle temin edilmiş olan alacaklıların sırası ve bu
teminatın faiz ve eklentisine şümulü Kanunu Medeninin taşınmaz rehnine müteallik
hükümlerine göre tayin olunur.





(Ek
cümle: 29/6/1956 - 6763/42 md.; Mülga cümle: 14/1/2011-6103/41 md.) (…)



1297


(Değişik dördüncü fıkra: 17/7/2003-4949/52 md.)








Teminatlı
olup da rehinle karşılanmamış olan veya teminatsız bulunan alacaklar masa
mallarının satış tutarından, aşağıdaki sıra ile verilmek üzere kaydolunur:



Birinci sıra:


A) İşçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflâsın açılmasından önceki bir yıl
içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflâs
nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem
tazminatları,


B) İşverenlerin, işçiler için yardım sandıkları veya sair yardım teşkilatı
kurulması veya bunların yaşatılması maksadıyla meydana gelmiş ve tüzel kişilik
kazanmış bulunan tesislere veya derneklere olan borçları,


C) İflâsın açılmasından önceki son bir yıl içinde tahakkuk etmiş olan ve
nakden ifası gereken aile hukukundan doğan her türlü nafaka alacakları.



İkinci sıra:


Velâyet ve vesayet nedeniyle malları borçlunun idaresine bırakılan kimselerin
bu ilişki nedeniyle doğmuş olan tüm alacakları;


Ancak bu alacaklar, iflâs, vesayet veya velâyetin devam ettiği müddet yahut
bunların bitmesini takip eden yıl içinde açılırsa imtiyazlı alacak olarak kabul
olunur. Bir davanın veya takibin devam ettiği müddet hesaba katılmaz.



Üçüncü sıra:


Özel kanunlarında imtiyazlı olduğu belirtilen alacaklar.



Dördüncü sıra:


İmtiyazlı olmayan diğer bütün alacaklar.


(Ek fıkra: 17/7/2003-4949/52 md.)








Bir
ve ikinci sıradaki müddetlerin hesaplanmasında aşağıdaki süreler hesaba
katılmaz:


1. İflâsın açılmasından önce mühlet de dahil olmak üzere geçirilen konkordato
süresi.


2. İflâsın ertelenmesi süresi.


3. Alacak hakkında açılmış olan davanın devam ettiği süre.


4. Terekenin iflâs hükümlerine göre tasfiyesinde, ölüm tarihinden tasfiye
kararı verilmesine kadar geçen süre.


(Ek fıkra: 14/1/2011-6103/41 md.)








Gemilerin
paraya çevrilmesi hâlinde yapılacak sıra cetveli, bayrağına ve sicile kayıtlı
olup olmadığına bakılmaksızın bütün gemiler için Türk Ticaret Kanununun 1389 ilâ
1397 nci maddesi hükümlerine göre düzenlenir.



Sıralar arasındaki münasebet:


Madde 207 –








Her
sıranın alacaklıları aralarında müsavi hakka maliktirler.



Bir sıra evvelki alacaklılar alacaklarını tamamen almadıkça sonra gelen
sıradakiler bir şey alamazlar.

İmtiyazsız bir alacağın masaya kaydını yaptırdık diye düşünelim.

Bu durumda borçlunun bir taşınmazının üzerinde haczimizin olmasının bize bir faydası var mıdır ?

Mesela müflisin 2 taşınmazı var. Taşınmazların birinde haczimiz var, diğerinde yok fakat bizden başka alacaklıların haczi var.

Paranın paylaştırılmasında haczin etkisi var mıdır ?

Ayrıca masaya alacak kaydı yaparken kayıt sıramızın bir önemi var mıdır ? Önce kayıt yaptırmak paranın paylaştırılması hususunda avantaj sağlar mı ?