Mesajı Okuyun
Old 17-11-2013, 13:33   #21
halit pamuk

 
Varsayılan

Katkı payı davalarında yetkili mahkeme :

Yargıtay
8. Hukuk Dairesi

Esas : 2013/306
Karar : 2013/8687
Tarih : 10.06.2013


DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

Abdulkadir Buluk ile Fatma Buluk aralarındaki tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde katılma alacağı davasında mahkemenin yetkisizliğine dair İzmir 12. Aile Mahkemesi'nden verilen 22.10.2012 gün ve 814/742 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili tarafların 1982 yılında evlendiklerini, evlilik birliği içerisinde satın alınan 1112 parsel, 8033 ada 1 parsel ile 8039 ada 3 parsel üzerinde hakkı bulunduğunu açıklayarak tapu kayıtlarını iptaliyle vekil edeni adına tapuya tesciline, olmadığı takdirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 5.000 TL katkı payı alacağının dava tarihinden geçerli yasal faiziyle birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, taşınmazların müvekkilinin otel işletmeciliği ve hediyelik eşya satışından elde edilen gelirle alındığını, davacının her hangi bir katkısı bulunmadığını, açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.

Mahkemece, mal rejimine yönelik açılan davada, öncelikle tapu iptal tescil, olmadığı takdirde katkı payı alacağı talebinde bulunduğu, terditli taleplerden öncelikli olanın iptal ve tescil talebine ilişkin olup taşınmazların Çeşme İlçesinde bulunduğu, 6100 sayılı HMK'nun 12'nci maddesindeki kesin yetki kuralı gereğince taşınmaz aynına yönelik talebin taşınmazların bulunduğu Çeşme Aile Mahkemesinde görülmesi gerektiği, talebin terditli olmasının kesin yetki kuralını bertaraf etmeyeceği, kesin yetki kuralının kamu düzenini ilgilendirdiğinden Çeşmede bulunan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ve tescil talebi yönünden HMK'nun 12/1. madde gereğince mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Taraflar, 30.06.1982 tarihinde evlenmişler, 14.05.2010 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün edilerek 15.06.2012 tarihinde kesinleşmesi üzerine boşanmışlardır. Davacı vekili, evlilik birliği içinde müşterek edinildiği halde davalı adına tescil edilen taşınmazlara yönelik tapu iptal ve tescil olmadığı takdirde alacak isteğine ilişkindir. 07.10.1953 tarihli 8/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca taşınmazların alımına katkıda bulunduğunu iddia eden davacı, bu katkısına dayanarak ayın (mülkiyet) talep edemez. Yukarıda açıklanan ilke gereğince davacı taraf ayın talep edemeyeceğinden mahkemece tapu iptali ve tescil yönünden tefrik kararı verilmesi doğru olmamıştır.

Bundan ayrı; dava dilekçesindeki açıklamalar ile dosyadaki bilgi ve belgelere göre talep; mal rejiminin tasfiyesine ilişkindir. TMK'nun 214/2. maddesinde; mal rejiminin tasfiyesine ilişkin davalarda boşanmaya, evliliğin iptaline veya hakim tarafından mal ayrılığına karar verilmesi durumunda; bu davalarda yetkili olan mahkemelerin yetkili olduğu düzenlenmiştir. Bir başka anlatımla, bu nitelikteki davalarda HUMK'nun 9. ve 13. maddesindeki yetki değil; konuyla ilgili özel düzenlemelerin yer aldığı 4721 sayılı TMK'nun 214. maddesindeki yetki kuralı geçerlidir. Somut olayda; taraflar İzmir 5. Aile Mahkemesi'nin 2010/440 esas sayılı ilamı ile boşanmışlardır. Eldeki dava, mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olup; TMK'nun 214/2. maddesi uyarınca boşanmaya karar veren yerel mahkemesinin yetkili olduğu göz önünde tutularak taraflarca sunulan tüm deliller değerlendirildikten sonra elde edilecek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme sonunda yazılı şekilde mahkemenin yetkisizliğine karar verilmesi doğru olmamıştır.

Davalı vekilinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK'nun 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalıya iadesine 10.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.