Mesajı Okuyun
Old 09-06-2010, 09:03   #1
preciada

 
Varsayılan Bir Yargıç Nasıl Olmalıdır?

Geleneksel yargı modelinde yargıç,yasayı uygulayan bir tür otomat,yasanın

sözlerini telaffuz eden bir ağız olarak tasavvur edilir.Hakimleri verdikleri

kararların günahından da sevabından da kurtaran,bütün sorumluluk ve fazileti

uygulanan hukuk normlarına yükleyen bu yaklaşım,yargıcın görevinin,norm

metninde verili olan anlamı uygun tekniklerle çıkarıp somut olaya uygulamaktan

ibaret olduğunu savunur.

Yargıç,yasayı hukuki yorum çerçevesinde yorumlar.Bir hukuk kuralının

yorumlanması demek,onun tam anlamının ne olduğunun belirtilmesidir.[1]

Yargıç,olayları tarafsız bir şekilde,ama mevcut kurallara göre değerlendirir ve

sonuca bağlar.Verilen kararlar,yargıçların kişisel ve siyasal görüş ve

eğilimlerinin değil,pozitif hukukun otomatik sonuçlarıdır.

Bir yargıç,siyasal,toplumsal,dinsel düşünce çatışmalarının dışında;her türlü

önyargıdan uzak saf bilgi ve adalet çabası içinde olan;kendisine tamamen

yabancı bir olayı araştıran ve ardından hukuku bu olaya uygulayan kişidir.

Yargıçlık makamı yüce bir makamdır,o makama oturacak kişinin de yüce bir

insan olması gerkir.Tarafsızca karar vermeli,adaleti her zaman

gözetebilmelidir.Nezaketle dinlemeli,temkinle düşünmeli ve akıllıca

konuşmalıdır.



“Hakim,hakim,müstakim ve emin,vekil olmalı.”Sokrates’in sözü de bunu

doğrular;nezaketle dinlemek,akıllıca cevap vermek,itinayla tetkik etmek,bitaraf

karar vermek.

Bir yargıç,kendini tam donanımlı yapmalı;sosyolojik,kültürel açıdan bilgisi

olmalı,tarafların ne demek istediğini anlamalıdır.Yargıç,çalışkan

olmalı,içtihatleri ve uygulamaları her zaman takip etmelidir.Kanunları çok iyi

bilmeli,önyargılı olmamalıdır.

En önemlisi yargıcın ruhen ve aklen özgür ve bağımsız olması gerekmektedir.

Bir yargıcın vicdanı özgür ve bağımsız değilse,beyni ve ruhu eğer

bağlıysa,istediği kadar hukuk bilsin,dünyanın en büyük hukukçusu

olsun,dünyanın en büyük yargılamasını yapsın,hiçbir anlam ifade etmez.

Görev bilincinde olan bir yargıç,başarılı,çalışkan,dürüst,tarafsız,insan haklarına

saygılı,sadece insan haklarını tanıyan,onları öğreten,onların kullanılmasını

sağlayan bir yargıçtır.

Anayasamız,hem yargı bağımsızlığına hem de hakimlik teminatına ilişkin

ayrıntılı hükümler içermektedir.138.maddesinde”Hakimler,görevlerinde

bağımsızdırlar;Anayasaya,kanuna ve hukuka uygun olark vicdani kanaatlerine

göre hüküm verirler.”Anayasa’da belirtilen hususlar,2802 sayılı Hakimler ve

Savcılar Kanunu’yla da düzenlenmiştir.

[1] Seyfullah Edis,Medeni Hukuka Giriş ve Başlangıç Hükümleri,s.169