Müvekkil ile 17 yaşındaki sevgilisi birlikte evden kaçıyor ve 1 hafta süre ile çeşitli zamanlarda cinsel birliktelik yaşıyorlar. Daha sonra gelişen olaylar neticesinde Kızın ailesi, kıza iyi niyetli yaklaşıyor ve gel bu işi usulünce halledelim evlenmenize müsade edeceğiz diyorlar. Kız ailesinin yanına dönünce de aile ağız değiştirip kızı baskı ile sevgilisini şikayet ettiriyorlar.

Dolayısı ile Müvekkil ağır cezada yargılanıyor hürriyetten yoksun kılma ve resit olmayanla zorla ilişkiye girme suçlarından.

2. Celsede kız şikayetinden vazgeçtiğini, aslında rızası ile gittiğini ve ilişkiye girdiğini, ancak ailesinin baskısı ile şikayetçi olduğunu zorla götürüldüğünü söylediğini beyan ediyor. Aynı celse Müvekkil beraat ediyor.

1-Bu noktada yargılamada hazır bulunan C. Savcısı bu beyanları ve mahkeme tutanağını ihbar kabul edip kendisi re'sen iftira suçundan dolayı soruşturmaya geçer mi?

2-Mevcut bir soruşturma/yargılamada sanık tarafı kimler olmalıdır? Sadece şikayetçi olanlar mı? yoksa kızın yanında katılan olarak ceza davasına katılan Anne ve babası da iftira suçunun sanığı olur mu? (azmettiren onlar)

3-Müvekkil 1 gece göz altında kalmış, tutuklanmamış esasen olaylar 4 ay gibi bir sürede açığa çıkmıştır. Sizce Manevi tazminat davasında Davalı olarak kızı ve ailesini davalı göstermeyi düşünüyorum peki ıslah edilemediği de göz önüne alındığında sizce tazminat olarak ne kadar talepte bulunmalıyım?

*** Müşteki şikayetini geri alıp itiraf etmese de müvekkil delil yetersizliğinden yada doğrudan beraat edecekti çünkü sevgililik döneminde ve kaçırıldığını iddia ettiği tarihten sonra fotoğraflar-sms kayıtları-tanıklar vs de vardır. Affıınıza sığınaraktan, kızın ailesi doğulu olduğu için bir nevi kendi manevi değerlerini düşünerek kızı ve Müvekkilimizi zorla bu durumun içine atmışlardır.

Fikir, görüş ve önerileriniz için şimdiden Teşekkürler.