Mesajı Okuyun
Old 22-06-2010, 14:28   #7
üye15755

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;
Sizin yıkım yapacağınız idarî olarak takvime bağlanmış ve muhakkak ise, yıkım yapacağınız gün dava dosyasına bakın, o gün itibari ile dava dosyasında bir Y.D. kararı yok ise yıkımı yapın.
Yıkımın yapıldğını tutanakları ile birlikte mahkemeye ibraz edin.
Bu durumda mahkeme, YD talebi konusuz kaldığı için bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar vermek zorunda kalacaktır.

İşin tazminat sorumluluğuna gelince;
Davanın sonunda yıkım kararının yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden hukuka aykırı olduğu sonucuna varılır ve bu karar kesinleşirse, yıkım sebebiyle tazminat ödeyeceğiniz kesindir.
Yok yıkım kararı hukuka uygun bulunur ise, tazminat ödemezsiniz. (İdarî işlem hukuka uygun olsa bile idare hukukundaki sosyal risk vs. sebeplerle tazminat ödendiği durumları istisna tutarak söylüyorum.)

Burada Belediyenizin dava bitmeden yıkım yapıp yapmama noktasındaki tercihini belirleyecek olan hukuk değil, stratejidir.
Yıkımı yapılacak yer, sel baskını olma ihtimali yüksek olan bir yer değilse, içinde yaşayanların hayatî tehlikesi söz konusu değilse... Yani yıkımı ivedi kılacak bir durum söz konusu değilse stratejik olarak mahkeme kararının beklenmesi daha münasiptir.
Stratejiyi bir kenara bırakırsak, hukuken YD kararı verilmediği sürece yıkım kararını icra etmenize mani bir durum yoktur.

Bir de bu yapı imar planı ve sair mevzuat gereği ruhsata bağlanabilir bir yapı mıdır? Eğer ruhsata bağlanabilir bir yapı ise, Encümen belirli bir ruhsat müracaat süresi tanımalıydı yapı sahibine... Eğer imar planı gereği bu yapı ruhsata bağlanabilir bir yapı ise ve süre tanınmadan yıkım kararı alınmış ise, sırf bu süre tanınmadığı için bile işlem iptal edilebilir; daha sonra da tam yargı davası ile tazminata hükmedilebilir.