Mesajı Okuyun
Old 28-12-2010, 00:15   #5
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan Katkı

Kararlar aynı olaya aittir:

Yargıtay 7. Ceza Dairesi, 08.04.2003 T., Esas: 2002/19868, Karar: 2003/979:"6570 sayılı kanuna muhalefetten sanıklar M____ ve Ç____ haklarında yapılan duruşma sonunda; hükümlülüklerine ve ertelemeye dair ANKARA 10.Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 12.06.2001 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık M____ vekili ve sanık Ç____ tarafından süresinde istenilerek dava evrakı Cumhuriyet Başsavcılığının bozma isteyen 14.09.2002 tarihli tebliğnamesiyle daireye verilmekle dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:


1-Ankara 4.İcra Müdürlüğünün 2000/49-51 sayılı takip dosyası getirtilip icra emrinin kiracıya tebliğ tarihi tesbit olunup tahliyenin icra emrinin tebliğinden önce yapılması halinde suçun yasal unsurlarının oluşmayacağı hususu da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi,

2-Kabule göre de; hapis cezası ile birlikte hükmedilen para cezasının eski kira bedeli üzerinden tayini gerekirken yeni kira üzerinden hesaplanmak suretiyle fazla ceza tayini,
yasayaaykırı, sanık M____ vekili ve sanık Ç____'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.04.2003 günü oybirliğiyle karar verildi."

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, 28.04.2005 T., Esas: 2005/10402, Karar: 2005/4552: " Davacı Z____ A____ vekili Avukat A____ D____ tarafından, davalı M____ Y____ ve Ç____ A____ aleyhine 29.03.2002 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 28.04.2004 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü:


Dava, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Yerel mahkemece dava reddedilmiş, kararı davacı temyiz etmiştir.

Davacı, davalılardan M____ Y____'e ait evde kiracı iken ev, diğer davalı ( aynı zamanda M____ Y____'in kızı olan ) Ç____ A____'e 17.06.1999'da satılmış; yeni malik davacıya karşı ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açmış ve tahliye kararı alınmış, bu karar üzerine davacı tahliye kararı kesinleşmeden ve tahliliyeye ilişkin icra emri kendisine ulaşmadan aleyhine kurulun hüküm nedeniyle evi 05.01.2000 tarihinde tahliye etmiş, bunun üzerine yeni malik Ç____ A____ evi 14.1.2000'de eski malik M____ Y____'e geri satmış ve ev üçüncü kişiye 21.03.2000'de kiralanmıştır. Her ne kadar yerel mahkemece tahliye kararı kesinleşmeden, davacının rızası ile evi terk ederek tazminat isteyemeyeceği gerekçesiyle dava reddedilmiş ise de; yukarıda anılan olaylar itibariyle davalıların el ve düşünce birliği ile dava konusu evi tahliye ettirdikleri 6570 sayılı Yasanın 15-16. maddelerine aykırı davrandıkları açıktır. Davacının, davalıların bir bütün oluşturan eylemleri karşısında yeri, icra emrinin tebliğinden önce tahliyesi hukuka aykırılığı ortadan kaldırmaz.

Bu yön gözetilmeden yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, 28.04.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi."

Zamanaşımı: 6570 S.K. m.16: "...15 inci madde hükmüne aykırı hareket edenler hakkında altı aydan bir seneye kadar hapis ve üç yıllık kira bedeli tutarınca ağır para cezası hükmolunur..."

BK m.60: "Zarar ve ziyan yahut manevi zarar namiyle nakdi bir meblâğ tediyesine müteallik dâva, mutazarrır olan tarafın zarara ve failine ittılaı tarihinden itibaren bir sene ve her halde zararı müstelzim fiilin vukuundan itibaren on sene mürurundan sonra istima olunmaz.

Şu kadar ki zarar ve ziyan dâvası, ceza kanunları mucibince müddeti daha uzun müruru zamana tabi cezayı müstelzim bir fiilden neşet etmiş olursa şahsî dâvaya da o müruru zaman tatbik olunur..."

5237 S.K. m.66: "...Beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adlî para cezasını gerektiren suçlarda sekiz yıl,geçmesiyle düşer..."

Saygılar...