Mesajı Okuyun
Old 20-08-2007, 16:05   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
14.Hukuk Dairesi

Esas: 2002/7492
Karar: 2002/7086
Karar Tarihi: 21.10.2002

ÖZET : 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası ile ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabilecekleri öngörülmüş olmakla, artık elbirliği mülkiyetinde ortaklardan herhangi birinin tek başına tapuda miras bırakanla ilgili düzeltme isteyebileceği sonucuna varıldığından, tebliğnamedeki önceki Medeni Kanunun 581. maddesi uyarınca davacı yönünden taraf teşkilinin yerine getirilmediğine ilişkin bozma nedenine iştirak olunmamıştır. Ancak, mahkemece sadece dava dilekçesinde parsel numaraları yazılı taşınmazlara ait kayıtlar için düzeltme kararı verilmesi gerekir iken, talep aşılarak infazda kuşkuya yol açar biçimde, hiçbir parsel numarası belirtilmeksizin köye ait tapu sicilindeki tüm taşınmazları kapsar biçimde düzeltme kararı verilmesi isabetsizdir.

(4721 S. K. m. 702) (743 S. K. m. 581) (1086 S. K. m. 427)

Dava: Davacı tarafından, davalı aleyhine 17.9.2001 gününde verilen dilekçe ile tapuda isim tashihi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.9.2001 günlü temyiz edilmeden kesinleşen hükmün, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14.6.2002 gün ve 84202 sayılı tebliğnamesi ile HUMK.nun 427/6. maddesi gereğince Kanun yararına bozulması istenilmiş olmakla, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

Karar: Davacı 17.9.2001 tarihli dilekçesi ile dava konusu 4 sayılı parselde ½ pay maliki muris babasının tapuda "Arap oğlu Mahmut Daşdemir" yazılı soyisminin nüfus kaydına uygun olarak "Dağdemir" şeklinde düzeltilmesini istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne "Köprüköy ilçesi tapu kayıtlarında Arap oğlu Mahmut Daşdemir olarak geçen kayıtların Arap oğlu Mahmut Dağdemir olarak düzeltilmesine" dair verilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşen hükmün, taraf teşkili ve istek aşılarak hüküm kurulmasının doğru olmadığı yönlerinden, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Kanun yararına bozulması istenmiştir.

1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Medeni Kanununun 702. maddesinin son fıkrası ile ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabilecekleri öngörülmüş olmakla, artık elbirliği mülkiyetinde ortaklardan herhangi birinin tek başına tapuda miras bırakanla ilgili düzeltme isteyebileceği sonucuna varıldığından, tebliğnamedeki önceki Medeni Kanunun 581. maddesi uyarınca davacı yönünden taraf teşkilinin yerine getirilmediğine ilişkin bozma nedenine iştirak olunmamıştır.

Ancak, mahkemece sadece dava dilekçesinde parsel numaraları yazılı taşınmazlara ait kayıtlar için düzeltme kararı verilmesi gerekir iken, talep aşılarak infazda kuşkuya yol açar biçimde, hiçbir parsel numarası belirtilmeksizin köye ait tapu sicilindeki tüm taşınmazları kapsar biçimde düzeltme kararı verilmesi yasaya aykırı olup Yargıtay Cumhuriyet

Başsavcılığının temyiz istemi bu nedenle yerinde görülmüştür.

Sonuç: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının HUMK.nun 427/6 maddesine dayalı Kanun yararına bozma isteğinin açıklanan sebeplerden dolayı kabulü ile hükmün sonuca etkili olmamak üzere BOZULMASINA ve gereği yapılmak üzere kararın bir örneği ile dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine, 21.10.2002 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************