Mesajı Okuyun
Old 18-04-2012, 09:46   #18
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan deep
Bahsettiğim diğer kararlar son bir yıl içerisinde her biri birbirinden farklı idare mahkemelerince verildi.
Benim bildiğim kararların hepsi birbirine benziyor. Bir örneği aşağıda sunuyorum. Sizin elinizdeki kararların yanlış olabileceğini sanmıyorum. Her halde anlaşılmayan bir konu var.

T.C.

DANIŞTAY

6. DAİRE

E. 2008/10309

K. 2010/8265

T. 21.9.2010

• İMAR KANUNU UYARINCA VERİLEN CEZALAR ( Yeni Yasal Düzenlemenin Yürürlük Tarihinden Önceki Döneme İlişkin Olaylara Uygulama İmkanı Bulunmadığı - Hukuka Aykırılığı Anayasa Mahkemesi Kararı İle Saptanmış Yasa Maddesi Uyarınca Verilen Para Cezasının Bu Hukuki Çerçevede Değerlendirilmesi Gerektiği )

• HUKUKA AYKIRILIĞIN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI İLE SAPTANMIŞ OLMASI ( Yasa Maddesi Uyarınca Verilen Para Cezasının Bu Hukuki Çerçevede Değerlendirilmesi Gerektiği - İmar Kanunu Uyarınca Verilen Cezalar )

• ANAYASA MAHKEMESİNCE VERİLEN İPTAL KARARLARI ( Anayasaya Aykırı Bulunarak İptal Edildiği Bilindiği Halde Görülmekte Olan Davaların Anayasa'ya Aykırılığı Saptanmış Hükümler Dikkate Alınarak Çözümlenmeleri Anayasanın Üstünlüğü ve Hukuk Devleti İlkesine Aykırı Bulunduğu )

2709/m.153

3194/m.42

5252/m.4


ÖZET :Anayasa'nın 153. maddesinde, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan hakların korunmasına yöneliktir. Öte yandan; Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa'ya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasanın üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkesine aykırı bulunmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin dayanağı olan yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilerek kararın yürürlüğe girmiş bulunması ve yeni yasal düzenlemenin yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olaylara uygulama imkanı bulunmaması karşısında, hukuka aykırılığı Anayasa Mahkemesi kararı ile saptanmış Yasa maddesi uyarınca verilen para cezasının bu hukuki çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir.
İstemin Özeti : İstanbul 10. İdare Mahkemesinin 30.4.2008 günlü, E:2007/88, K:2008/884 sayılı kararının usul ve yasaya aykırı olduğu ileri sürülerek bozulması istenilmektedir.
Savunmanın Özeti: Savunma verilmemiştir.
Danıştay Tetkik Hakimi Mehmet Sıtkı Çelik'in Düşüncesi : Temyiz isteminin reddi ile mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
Danıştay Savcısı Ekrem Atıcı'nın Düşüncesi : İdare ve vergi mahkemelerince verilen kararların temyizen incelenerek bozulabilmesi için, 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanununun 49. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen nedenlerin bulunması gerekmektedir.
Temyiz dilekçesinde öne sürülen hususlar, söz konusu maddede yazılı nedenlerden hiçbirisine uymadığından, istemin reddi ile temyiz edilen Mahkeme kararının onanmasının uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 5747 sayılı Yasa uyarınca uyuşmazlık konusu yerin, Ataşehir Belediyesine katıldığının görülmesi karşısında husumetin Ataşehir Belediye Başkanlığı'na yöneltilmesine karar verilerek işin gereği görüşüldü:
KARAR : Dava, istanbul, Ataşehir, Kayışdağı Mahallesi, 209 pafta, 254 ada, 1 parsel sayılı taşınmazda yapılan ruhsatsız inşaat nedeniyle davacıya 3194 sayılı imar Kanunu'nun 42.maddesi uyarınca para cezası verilmesine ilişkin 26.6.2007 günlü, 150/3 sayılı belediye encümeni kararının iptali istemiyle açılmış; İdare Mahkemesince, 1.6.2005 gününde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük Ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun "Diğer kanunlardaki para cezalarının artırılması ve usulü" başlıklı 4.maddesinde, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun dışındaki kanunlarda yer alan para cezalarından nispi nitelikteki vergi ve resim cezaları, nispi para cezaları ve tazminat kabilinden değişen orana bağlı bulunan para cezaları hariç olmak üzere, kanun ve tüzüklerde alt ve üst sınırları veya bunlardan birinin gösterildiği veya hiç gösterilmediği veya sabit bir rakam olarak gösterilmiş bulunan para cezalarından ( idari ve disiplin para cezaları dahil ) 1.1.1981 tarihinden 31.12.1987 tarihine kadar yürürlüğe girmiş bulunan kanunlardaki para cezalarının bindörtyüzotuz katına çıkarıldığı hükme bağlanmış aynı Kanunun lehe olan hükümlerin uygulanmasında usul başlıklı 9. maddesinin ( 3. ) fıkrasında, lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümlerinin olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirleneceği hükmüne yer verildiği buna göre verilebilecek en yüksek para cezası miktarının yeniden hesaplanması gerektiğinden bahisle dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptaline karar verilmiş, bu karar davalı idare vekili tarafından temyiz edilmiştir.
3194 sayılı imar Kanunu'nun 42. maddesinin birinci fıkrasının "... 500 000 TL. dan 25 000 000 liraya kadar para cezası verilir" bölümü Anayasa Mahkemesi'nin 17.04.2008 günlü, E:2005/5, K:2008/93 sayılı kararı ile iptal edilmiş, bu karar 05.11.2008 günlü, 27045 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış, iptal kararı gereğince bu tarihten itibaren dört ay içinde yeni bir yasal düzenleme yapılmamış ve iptal kararı 05.03.2009 günü yürürlüğe girmiştir. Oluşan hukuki boşluk 17.12.2009 günlü, 27435 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5940 sayılı Yasa ile giderilmiş ise de, bu Yasanın, yürürlüğünden önceki dönem için uygulanamayacağı tabiidir.
Anayasa'nın 153. maddesinde, Anayasa Mahkemesince verilen iptal kararlarının geriye yürümeyeceği kuralı, iptal edilen hükümlere göre kazanılmış olan hakların korunmasına yöneliktir. Öte yandan; Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmiş olduğu bilindiği halde görülmekte olan davaların Anayasa'ya aykırılığı saptanmış hükümler dikkate alınarak çözümlenmeleri Anayasanın üstünlüğü ve Hukuk Devleti ilkesine aykırı bulunmaktadır.
Bu durumda, dava konusu işlemin dayanağı olan yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilerek kararın yürürlüğe girmiş bulunması ve yeni yasal düzenlemenin yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olaylara uygulama imkanı bulunmaması karşısında, hukuka aykırılığı Anayasa Mahkemesi kararı ile saptanmış Yasa maddesi uyarınca verilen para cezasının bu hukuki çerçevede değerlendirilmesi gerekmektedir.
SONUÇ : Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptali yolundaki temyize konu istanbul 10. İdare Mahkemesinin 30.4.2008 günlü, E:2007/88, K:2008/884 sayılı kararında, 2577 sayılı idari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasında sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından, bozma istemi yerinde görülmeyerek anılan mahkeme kararının ONANMASINA, dosyanın adı geçen mahkemeye gönderilmesine, 21.09.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.
(Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası)