Mesajı Okuyun
Old 07-06-2011, 15:21   #13
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Derya DEMİR
Temel sorum "işe iade kararı" bu olayda kesinleşmiş midir? Eğer kesinleşmişse neden temyizden feragat edeyim ki?

"Usulü iyi bilen bir hukukçu aranıyor" diye ilan mı versem gazetelere?

Aşağıdaki karardan anladığım kadarıyla, aleyhine hüküm tesis edilen alt-işveren kararı temyiz etmemiştir. Sizin olayınıza bu yönüyle benzemektedir. Yargıtay yerel mahkeme kararını tamamen bozarak, yeni bir karar tesis edip, "işe iade kararı" veriyor. Anladığım kadarıyla kararı temyiz ederseniz, yeni bir karar verileceği için "işe iadeye" ilişkin hüküm kesinleşmemiş olmaktadır. Karara katılmadığımı da belirtmeliyim(muvazaa iddiası bulunmuyorsa).

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2007/6393
K. 2007/14879
T. 14.5.2007
• İŞE İADE TALEBİ ( Davacının Çalıştırılmadığı En Çok Dört Aylık Süreye İlişkin Ücret ve Diğer Haklardan Müştereken ve Müteselsilen Sorumluluklarına Karar Verilmiş Olmasına Rağmen İşe Başlatmama Tazminatından Davalıların Ne Şekilde Sorumlu Olduklarının Belirtilmemesinin Hatalı Olduğu )
• MÜŞTEREK VE MÜTESELSİL SORUMLULUK ( Davacının Çalıştırılmadığı En Çok Dört Aylık Süreye İlişkin Ücret ve Diğer Haklardan Müştereken ve Müteselsilen Sorumluluklarına Karar Verilmiş Olmasına Rağmen İşe Başlatmama Tazminatından Davalıların Ne Şekilde Sorumlu Olduklarının Belirtilmemesinin Hatalı Olduğu )
• İŞE BAŞLATMAMA TAZMİNATI ( Davacının Çalıştırılmadığı En Çok Dört Aylık Süreye İlişkin Ücret ve Diğer Haklardan Müştereken ve Müteselsilen Sorumluluklarına Karar Verilmiş Olmasına Rağmen Tazminattan Davalıların Ne Şekilde Sorumlu Olduklarının Belirtilmemesinin Hatalı Olduğu )
4857/m.21
ÖZET : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunan davalıların davacının çalıştırılmadığı en çok dört aylık süreye ilişkin ücret ve diğer haklardan müştereken ve müteselsilen sorumluluklarına karar verilmiş olmasına rağmen, işe başlatmama tazminatından davalıların ne şekilde sorumlu olduklarının belirtilmemiş olması hatalıdır.

DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı Sağlık Bakanlığı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı işçi, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan işverence feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini, işe başlatılmama halinde ödenmesi gereken tazminat ile boşta geçen süre ücretinin belirlenmesini istemiştir.

Davalı Sağlık Bakanlığı vekili, davacının temizlik işlerini üstlenen diğer davalı şirketin işçisi olduğunu, iş sözleşmesinin devamsızlık nedeniyle haklı olarak feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Davalı şirket vekili, davacının 21.5.2006-15.7.2006 tarihleri arasında izinsiz ve mazeretsiz olarak işe gelmemesi nedeniyle işe sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.

Mahkemece davacının davalı Sağlık Bakanlığına ait temizlik işlerini üstlenen alt işveren davalı şirketin işçisi olarak çalıştığı, davacının 21.5.2006 tarihinde işe gelmemesi üzerine iş sözleşmesinin o tarihte feshedilmediği, davacının bu tarihten sonra işe gelmediğinin ve verilen görevi yerine getirmediğinin kanıtlanmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriğine göre davalılar arasında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğunun kabulü ve feshin geçerli nedene dayanmadığı sonucuna varılmış olması isabetlidir. Ancak, aralarında asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunan davalıların davacının çalıştırılmadığı en çok dört aylık süreye ilişkin ücret ve diğer haklardan müştereken ve müteselsilen sorumluluklarına karar verilmiş olmasına rağmen, işe başlatmama tazminatından davalıların ne şekilde sorumlu olduklarının belirtilmemiş olması hatalıdır. İşe başlatmama tazminatından da boşta geçen süre ücreti gibi davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirdi.

Belirtilen nedenlerle, 4857 sayılı İş Kanunun 20. maddesinin 3.fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda belirtilen nedenlerle;

1- Kocaeli 2.İş Mahkemesinin 28.11.2006 gün ve 581-825 sayılı kararının bozularak ortadan kaldırılmasına,

2- İşverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının davalı Tolga İnşaat Ltd.Şti.'ne ait işyerindeki işine iadesine,

3- Davacının yasal sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde davalılar tarafından müştereken ve müteselsilen ödenmesi gereken tazminat miktarının fesih nedeni ve kıdemi dikkate alınarak 4 aylık ücreti olarak belirlenmesine,

4- Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen davacıya ödenmesi gerektiğinin belirlenmesine,

Davacının işe başlatılması halinde varsa ödenen ihbar ve kıdem tazminatının bu alacaktan mahsubuna,

5- Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,

6- Davacı vekille temsil edildiğinden, karar tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre 450.YTL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,

7- Davacı tarafından yapılan ( 43.60 ) YTL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,

8- Peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak oybirliğiyle, 14.05.2007 tarihinde karar verildi.