Mesajı Okuyun
Old 10-04-2012, 19:03   #1
av.güll

 
Varsayılan Kamuda çalışan avukatların sorunları

Bilindiği üzere, kamu sektörümüzün kanundan genelgeye kadar bütün mevzuat taslaklarının hazırlanmasından, uygulama esaslarının belirlenmesine, ceza ve hukuk davaları ile icra takiplerinin yürütülmesinden, hukuki danışmanlık hizmetlerine kadar hukuk hizmetlerinin tümü yaklaşık 3000 kamu avukatı tarafından yürütülmektedir.
Kamu avukatları, görevleri gereği bir yandan kamu sektörünün devasa mevzuat altyapısını oluşturmak için emek verirken, bir yandan da sayıları milyonları, değerleri milyarları bulan dava ve icra takiplerini kamu yararına sonuçlandırabilmek için fedakarca çaba harcamaktadırlar.
Diğer yandan, kamu avukatları kamuya kazandırdıkları vekalet ücretleri ile devlete olan maliyetlerini finanse ettikleri gibi, dağıtılmayan vekalet ücretleri ile kamuya ayrıca nakit gelir de kazandıran tek meslek grubudur.
Halen kamu avukatları yaklaşık 2.500,00 TL maaş almakta olup, bu maaş seviyesi ile infaz koruma memuru, polis memuru ve hemşireden daha az; aynı durumdaki bir doktor, hakim-savcı ve uzmanın yarısı kadar maaş karşılığı çalışmaktadır.
Üstlendikleri görevin hukuki, mali ve idari önemi, mesleki sorumlulukları gereği aldıkları risklerin mali büyüklüğü karşısında sefalet derecesinde düşük bir ücretle çalışmaya zorlanan kamu avukatlarının kamuya etkin ve verimli bir hukuk rehberliği yapabilmesi için mali haklarının hemen düzeltilmesi gerekmekte olup, tüm meslektaşlarımı bu amaçla Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunulmuş olan ekli yasa değişikliği taslağının yasalaşma sürecine katkıda bulunmaya davet ediyorum. Saygılarımla!
Av.Emre Gül Türker

657 SAYILI DEVLET MEMURLARI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ
MADDE 1- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 152’nci maddesinin “A- Özel Hizmet Tazminatı’nın (d) bendinin sonundaki “% 135” ibaresi “% 230” olarak değiştirilmiştir.
MADDE 2- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ekli (I) sayılı cetvelinin;“I-Genel İdari Hizmetler Sınıfı” başlıklı bölümünün (g) bendinin sonuna “V- Avukatlık Hizmetleri Sınıfı” başlıklı bölümü aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir:
“V- AVUKATLIK HİZMETLERİ SINIFI
Kadroları bu sınıfa dahil olanlardan,
1 4800
2 3600
3 3000
4 2300
5 2200
6 2000
7 1800
8 1600
MADDE 3- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinin 8’nci sırasının; (c) bendindeki “İç Denetçiler” ibaresinden önce gelmek üzere “Avukatlar ile” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 4- 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 14. maddesinin b fıkrası “Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hukuk müşavirleri, muhakemat müdürü, avukatlar için (50000) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının on iki katını geçemez.” Şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 5- Bu Kanun hükümleri yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 6- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür.
GENEL GEREKÇE
Kuvvetler ayrılığı prensibinin üç erkinden biri olan yargı, üç temel organdan oluşmaktadır. Bunlar, iddia, savunma ve karar organlarıdır. Kamuda çalışan hakimler karar organı, Savcılar iddia organı ve Kamu Avukatları da savunma organı olarak yargısal fonksiyon ifa etmektedirler. Her birinin yaptığı görev, bulundukları statüye göre farklı olmakla birlikte, yargılamanın yürütümünde bunlardan birinin görevinin diğerinden daha üstün olduğu ya da diğerlerinden daha değerli bir fonksiyonu bulunduğunu söylemek mümkün değildir.
Kamuda istihdam edilen Kamu Avukatı ve Hukuk Müşavirleri, devletin temel ilkesi olan ve Anayasada yerini alan kuvvetler ayrılığı prensibi gereği yasama, yürütme ve yargı fonksiyonlarından, yürütme organının yargı yerlerinde temsil ve savunuculuğu görevini de üstlenmiş olduklarından, yargısal görevleri yanı sıra idari görevleri de ifa etmektedirler.
Kamu Avukatları, yürütmekte oldukları dava ve icra takibi dosyaları nedeniyle son derece büyük bir sorumluluk üstlenmişken, idari bir takım görevleri de yürüterek İdarenin hukuka uygun hareket etmesini sağlamakta ve Hukuk Devleti ilkesinin gerçekleşmesinde önemli rol oynamaktadırlar.
Yargı organı içinde görev ifa eden Hakim ve Savcılar ile Kamu Avukatları arasında ücret rejimi bakımından farklılıklar bulunmakta ve birbirini tamamlayıcı görev ifa eden bu meslek mensupları arasında ücret farkı son dönemlerde Kamu Avukatları aleyhine bozulmuştur.
Kamu avukatlarının uzun yıllardır TBMM nezdinde devam eden çalışmalarında sürekli olarak eşit işe eşit ücret düzenlemesinin içerisinde değerlendirileceği belirtilmiştir. Ancak 659 ve 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerde aynı kariyer meslek grubu içinde sayılmakla beraber (Anayasa Mahkemesi’ne göre eşitlik aynı grup içinde söz konusudur) ek gösterge tutarı 3000 olan sadece avukatlar bulunmaktadır. Diğer grupların yine avukatlara verilmeyen makam, görev ve temsil tazminatı bulunmaktadır.
Emekli aylıkları açısından yaşanan eşitsizliğin giderilmesi
Hakim ve Savcılar’ın maaşları asgari olarak 5.500 TL Kurum avukatlarının maaşları ise 2.500 TL’dir. Biyolog, kimyager, ziraat mühendisi, orman mühendisi maaşları ise 3.000 TL’dir.
TBMM gündeminde bulunan İntibak Yasası çerçevesinde 506 SK ve 1479 SK’na tabi çalışanlar arasındaki emeklilik dönemleri ile ilgili olarak iyileştirme çalışması yapılmaktadır. Ancak Kamuda çalışan avukatların yine kamuda çalışan doktor, eczacı, mühendis özellikle de sayıları 10.000’i geçen ziraat ve orman mühendislerinin, kimyager ve biyologların ek göstergelerinin 3600’ün üzerinde olması nedeniyle, albayların ek göstergesi 4800 ve makam tazminatı 13.000 ve hakim ve savcılar için 4000 ek gösterge ile makam tazminatı bununla birlikte görev tazminatı da ödenmektedir. Bu nedenle avukatlarla aralarında adaletsiz bir durum söz konusudur.
Kamu Avukatları ¼. dereceden 30 yıl dahi çalışsa 1.200 TL emekli maaşı almaktadır.
Ziraat Mühendisi ¼. dereceden 2.000 TL emekli maaşı almaktadır.
Hakim ve Savcılar 1. dereceden 3.000 TL emekli maaşı almaktadır.
Başçavuş emeklisi 2.000 TL emekli maaşı almaktadır.
Kamu Avukatları, yürütmekte oldukları görevlerin sorumluluğuna nazaran, Hukuk eğitimi almamış daha alt görevlerde çalışan diğer memurlarla neredeyse aynı miktarda maaş ve özlük hakları almaktadırlar. Bu durum Kamu Avukatlarının almakta oldukları vekalet ücretleri gerekçe gösterilerek her geçen gün daha da olumsuz hale gelmektedir. Halbuki, yıllardan beri Kamu Avukatlarının almakta oldukları vekalet ücreti limitinde bir artış yapılmamış ve son derece cüzi miktarlarda ödenen vekalet ücreti nedeniyle, Kamu Avukatlarının aldıkları maaş ve diğer ödeneklere de bir artış yapılmamaktadır.
Kamu avukatlarının maaş artışı gündeme geldiğinde, yıllık limit dahilinde ödenen vekalet ücretleri; vekalet ücret limitlerinde artış talep edildiğinde aldıkları maaşlar gerekçe gösterilmektedir. Oysa ki vekalet ücret limitinde artış veya limitsiz ödenmesi yönündeki talebin gerekçesi bu ücretin bizzat avukata ait olması, bütçeye ek bir yük getirmemesi iken maaşlarda artış talebinin gerekçesi de bu kesime tabi avukatların dışarıdan dava almasının yasayla engellenmiş olmasıdır. Bugün hemen hemen tüm kurumların hizmet satın alarak çalıştırdıkları sözleşmeli avukatlara Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine endeksli olarak artış gösteren düzenli aylıklar ödenmektedir. Bu aylıkların miktarı kamu avukatlarına ödenen maaşın yaklaşık yarısı kadardır ve her yıl tarifeye bağlı artmaktadır. Bunun yanı sıra sözleşmeli avukatlara tahsil edilen vekalet ücreti limitsiz olarak ödenmektedir. Kamu avukatına bir yıl içinde ödenen vekalet ücreti bu kesime 1 ay içinde ödenmektedir. Bu durum adaletsizliğin ölçüsünü açıkça göstermektedir. Bu adaletsizliğin önüne geçmek için maaş ve vekalet ücretlerine ilişkin düzenlemenin bir an önce yapılması gerekir. Kamu avukatlarına ilişkin olarak yapılacak düzenleme toplam sayılarının 2500 civarında olduğu dikkate alındığında bütçeye herhangi bir yük getirmeyecektir. Zaten Kurumların bu kesim avukatları çalıştırmakla, sadece vekalet ücretinden elde ettikleri gelir bile kat be kat bu adaletsizliği gidermeye yetecek miktardadır. Bir sözleşmeli avukat aylık ortalama olarak 10.000 TL civarında vekalet ücreti almaktadır.
Müstakil bir Kanuna sahip olmayan Kamu Avukatları açısından, statü ve özlük haklarını belirleyecek müstakil bir kanun çıkarılıncaya kadar, Kamuda istihdam edilen Avukatların ve Hukuk Müşavirlerinin ekonomik durumlarının iyileştirilmesi, hiç olmazsa diğer kamu görevlileri ile avukatlık hizmeti sınıfı aleyhine olan ücret farkının giderilmesi gerekmektedir. Kamu Avukatlarının ülkemizin son zamanlarda yakaladığı büyüme ivmesinden ve ulaştığı ekonomik iyileşmelerden pay almaması düşünülemez. Devletin son derece büyük müddeabihli davalarını takip eden, kamunun çıkarlarını korumak için her türlü fedakarlıkta bulunarak azimle çalışan Kamu Avukatlarının içinde bulundukları mali sıkıntıların giderilmesi, görevde kalıcılığın temini ve hizmet verimliliklerinin artırılmasına da katkı sağlayacaktır.
Ülke genelinde Kamunun farklı kesimlerinde istihdam edilen 3000 civarında Kamu Avukatı ve Hukuk Müşaviri bulunmaktadır. Bu nedenle, Kamu Avukatlarının özlük haklarında lehe yapılacak bir değişikliğin Devlet bütçesine ve Kamu Maliyesine aşırı bir yük getirmeyeceği de aşikardır. Yine Kamu Avukatlarına ödenmekte olan vekalet ücretinin bütçeden ödenmediği, davalı ya da borçlulardan tahsil edildiği ve ödenmesi tahsil şartına bağlanmış olması karşısında, vekalet ücreti limitinde yapılması öngörülen artışın Kamu maliyesine hiçbir yük getirmeyeceği de ortadadır.
Bu itibarla, Kamu Avukatları ve Hukuk Müşavirlerinin özlük haklarına ilişkin yaşadıkları sorunların giderilmesi, görev ve sorumluluklarının karşılığı olan bir ücret alabilmeleri ve bu anlamda kendi aralarındaki adaletin de sağlanması bakımından mevcut mevzuat ve statü içinde hazırlanan Kanun Teklifimizin sunulması zorunluluğu hasıl olmuştur.
MADDE GEREKÇELERİ
Madde 1- 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olarak görev yapan devlet memurlarına taban ve kıdem aylığının dışında hizmet sınıfı itibarı ile farklılık gösteren üç tür ödeme yapılmaktadır. Bunlar; Ek Göstergeler, Özel Hizmet Tazminatı ve Yan Ödemelerdir.
Bu tür ödemeler yönünden, Avukatlık Hizmetleri sınıfına tabi olarak çalışan avukatlar, kanunda yer alan diğer meslek gruplarından geri bırakılmışlardır.
Özel hizmet tazminatı yönünden, başlangıçta aralarında paralellik ve eşitlik bulunan diğer meslek sınıfları arasındaki denge kamu avukatları aleyhine giderek bozulmuştur. Avukatlık Hizmetleri sınıfı görev ve yetkileri bakımından diğer meslek sınıflarından farklı birçok özellik göstermektedir. Buna karşılık, avukatların özel hizmet tazminatı teknik, denetim, emniyet, sağlık, din ve mülki idare amirliği sınıflarının aldıkları oranlardan azdır.
Uzman Tabipler için % 215, Pratisyen Hekimler için % 145, Teknik Elemanlar için % 175, Müfettişler için % 195 olan özel hizmet tazminatı üst sınırı Avukatlar için % 135 olarak tespit edilmiştir. Söz konusu tazminat, emeklilik maaşına da yansıdığından haksızlık ve eşitsizlik ömür boyu sürmektedir. Kamu Avukatlarının eğitim durumları ve yapmış oldukları hizmetin niteliği düşünüldüğünde özel hizmet tazminatlarının emsalleri seviyesine arttırılması gerekmektedir.
Madde 2- Hizmet türü yönünden avukatlık hizmetleri sınıfı ile denetim hizmetleri, sağlık hizmetleri, teknik hizmetler sınıfı arasında başlangıçta bir denge kurulmuş iken, bu denge yıllar geçtikçe avukatlık hizmetleri aleyhine bozulmuştur. Ek gösterge taban ve tavan göstergeleri bu dört hizmet grubu arasında eşit olarak düzenlenmiş iken, bugün avukatlık hizmetleri ek gösterge tavan puanı diğer sınıflara göre düşük bırakılmıştır. Bu dengenin bozulmasının hiç bir hukuki ve mantıki gerekçesi yoktur.
Benzer meslek gruplarının ek gösterge rakamları kamu avukatlarından yüksek olmasına ve bu eşitsizliğin varlığı Anayasa Mahkemesinin 2003/77 E. ve 2003/81 K. Sayılı kararı ile sabit bulunmasına rağmen eşitsizlik düzeltilmemiş ve iptal edilen hükmün yerine tekrar 3000 ek gösterge düzenlemesi yapılmıştır. Farklı meslek grupları ise bu süreç zarfında müteaddit defalar yapılan eklemeler ile daha yüksek ek gösterge düzenlemesinden istifade ettirilmişler ve eşitsizlik artarak devam etmiştir.
Ek göstergeler emekli keseneğine tabi olup, sonuçta bağlanacak emekli maaşına yansıdığında yaratılan haksızlık ve eşitsizlik emeklilik döneminde de sürmektedir. Ek göstergesi 3600-6400 olanlardan %75, ek göstergesi 2200-3600 olanlardan %40' a tekabül eden kısmı emeklilik maaşına yansıtılmak suretiyle ek göstergesi 3000 olan kamu avukatlarının mağduriyeti devam etmektedir.
Madde 3- 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 1’nci maddesinde avukatlığın mahiyeti; “Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir. Avukat, yargının kurucu unsurlarından olan bağımsız savunmayı serbestçe temsil eder.” şeklinde tanımlanmıştır. Avukatlığın esası temsildir. Kamu Avukatları da, yargı ve diğer idari merciler nezdinde, görev yaptıkları Kurumu temsil etmektedirler.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinde makam tazminatlarından kimlerin ve ne oranda yararlanabileceği belirtilmiştir. Öğrenim durumları ve yaptıkları görevin niteliği itibariyle benzer fonksiyonlar ifa eden meslek Ancak Kamu Avukatları, görev yaptıkları Kurumları temsil etmelerine rağmen, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun Ekli IV sayılı Makam Tazminatı Cetvelinde yer almamaktadırlar.
27.01.2000 günlü 4505 sayılı Kanunun 5’nci maddesi gereğince ödenecek temsil tazminatından, asli görevi temsil olan avukatların yararlandırılmamasının hiçbir hukuki gerekçesi olamaz. Sayıları çok az olan kamu avukatlarına temsil tazminatı verilmesinin bütçeye getireceği bir yük bulunmamaktadır.
Madde 5- Yapılacak bu değişiklik, karşı taraftan tahsil edilen vekalet ücretine ilişkin olduğundan, hazineye ve bütçeye herhangi bir ek külfet getirmeyecek, tam aksine tahsil olunan verginin artışını sağlayacak olup, son yıllarda özlük haklarında hiçbir iyileştirme yapılmayan ve eğitim ve kariyerlerine uygun gelir elde edemeyen kamu avukatlarına ve birlikte çalıştıkları diğer personele az da olsa katkı sağlayacaktır.
Madde 6-Yürürlük maddesidir.
Madde 7- Yürütme maddesidir.